İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu üzerinden CHP ve İYİ Parti arasında yaşanan gerilim, son günlerin en çok konuşulan konusu oldu. CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun İYİ Parti’ye yönelik üstü kapalı “Bir parti başka bir partinin iç işlerine karışmamalı” sözleri tartışmaları da beraberinde getirdi.
İYİ Partili Yavuz Ağıralioğlu CHP liderinin bu sözlerine tepki gösterdi. Ağıralioğlu yaptığı açıklamada, “Biz kendisi cumhurbaşkanı adayı çıkaran bir parti değiliz. Mevcut isimler arasında kazanacak aday vurgusu yapıyoruz, milletin iradesi diyoruz. Saraçhane meselesinde ise yargı yoluyla milletin iradesine kurulmak istenen pusuya karşı genel başkanımız Meral Akşener tepki göstermiş, millet iradesinin yanında olmuştur. Mağdurun yanında olmak millet iradesine pusuya karşı bir duruştur” dedi.
TV100’e açıklamalarda bulunan Ağıralioğlu, “Cumhurbaşkanı adaylığı için bahsi geçen adaylar Ekrem Bey ve Mansur Bey CHP’nin belediye başkanlarıdır. Nezaketsizlik neden yapacağız ki. Hiçbir partinin iç işlerine karışmayız. Bugün de kazanacak aday vurgusuyla halkta karşılık görmüş iki isimle ilgili değerlendirmeler neden iç işlerine karışmak olarak değerlendirilsin ki?” ifadelerini kullandı.
İstanbul ve Ankara seçimlerinde kazanılan projenin kendilerine ait proje olduğunu hatırlatan Ağıralioğlu, “Tamam sonra Kemal Bey alicenaplık yaptı ama bu projeyi ortaya atan başından sonuna kadar başarılı olacağına inanan genel başkanımız Meral Akşener’dir. Bu teklifi CHP kabul etmiş ve birlikte kazanılmış bir seçim vardır. Bugün de Ekrem İmamoğlu’na sahip çıkılıyor. Meral Hanım olayı duyar duymaz milletin iradesine sahip çıkıyorsa burada milletin iradesine yönelik fikirleri iç işlerine karışmak olarak nitelememek lazım. Biz ne başka bir partinin iç işlerine karışırız ne de bizle alakası olmayan konularla ilgili fikir yürütürüz. Denenmiş ve kazanılmış bir durum söz konusu, değilse birlikte kazanılmış belediyeler bunlar iç işleri karışmak değil. Almak kadar alınmasına vesile olmakta önemlidir. Daha aday konuşulmamışken denenmiş ve kazanmış kişilerle ilgili değerlendirmeleri iç işlerine karışmak denmesini subjektif olarak buluyorum” açıklamalarında bulundu.
