Ekrem İmamoğlu’nun KİPTAŞ’a arazi satışı için “uyanık” dediği Adem Atmaca: “Ben araziyi 4 günde İBB’ye satarak ticaret yaptım”

featured

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu önceki gün, Tuzla’daki KİPTAŞ projesinin açılışında yaptığı konuşmada, önceki dönemde yani İBB AK Parti yönetimindeyken İBB iştiraki olan KİPTAŞ’ın Başakşehir’deki bir projesinde 36 milyon dolar kamu zararı olduğunu söyledi. İmamoğlu, “KİPTAŞ Başakşehir’deki şu arsayı satın alacağım diye yönetim kurulu kararı alıyor. Bir gün sonra, bu arsayı bir uyanık 11 milyon dolara alıyor. Ertesi gün KİPTAŞ 47 milyon dolara bu arsayı o uyanıktan satın alıyor.

36 milyon dolar arada fark var. Kim bu uyanık? Onların da kayıtları var. Kim bu yönetim kurul kararını alanlar? Onların da kayıtları var. Bunu alıyoruz KİPTAŞ olarak. Bir önceki yönetim. Proje yapıyoruz, 300-400 konut. KİPTAŞ’ın önünde maketi yapılıyor. KİPTAŞ’ın önünde. Şu anda girişte. ‘Kaldırmayın’ dedim, ‘Bu sürekli burada duracak.’ Böyle kocaman bir maket, 400 küsur konut. Biz yönetimi aldıktan birkaç ay sonra, ‘Yeşil alan yaptık’ diye karar alınıyor İBB Meclisi’nde” dedi.

İmamoğlu’nun konuşmasının ardından, İBB Sözcüsü Murat Ongun da, Twitter’den şu açıklamaları yaptı:

Murat Ongun’un açıklamaları

“Başakşehir’de 78 bin metrekarelik bir arsa Ocak 2016’da özel bir şirket tarafından 49 milyon liraya satın alınıyor. Sadece 4 gün sonra aynı arsayı, malum şirket İBB iştirak şirketi KİPTAŞ’a 130 milyon liraya satıyor. Bu şekilde 4 günde 81 milyon lira kâr elde ediliyor. O tarihte dolar 3 TL. Bugünkü kurla 4 günde 230 milyon lira kâr elde ediliyor. KİPTAŞ toplamda 300 milyon lira harcayarak arsayı alıp proje hazırlıyor. Projenin maketi hala iştirak şirketinin bina girişinde mevcut. Ekrem İmamoğlu, İBB yönetimine gelince bu kadar para harcanan arsa İBB Meclisi’nde AK Parti grubunca birden yeşil alana dönüştürülüyor ve değeri kayboluyor. Bu kamu zararı ile ilgili olarak İBB soruşturma açıyor ve dosya hazırlıyor. Birkaç ay önce İçişleri Bakanlığı müfettişleri soruşturma dosyasını incelemek için İBB’den alıyor.”

Habertürk gazetesinden Esra Boğazlıyan’ın sorularını yanıtlayan Atmaca, “Benim Bahçeşehir’de hepsi yan yana 6 arazim vardı. 3’üne inşaat yapıp sattım. Birini başka birine sattım. 2’sini de KİPTAŞ’a sattım. Yani KİPTAŞ’a 1 değil 2 arazi sattım” dedi.Atmaca arazilerin toplamda 100 bin metrekareden fazla olduğunu belirterek, “KİPTAŞ’a sattığım 30 bin metrekarelik araziyi 2014 yılında aldım. Diğerinin de yarısını 2015’te aldım. Kalan yarısını almadım, daha sonraki kararıma göre hareket edeceğim bir sistemde bıraktım. İşte Ekrem Bey’in bahsettiği arazi, daha sonraki kararıma göre hareket edeceğim bir sistemde bıraktım dediğim arazi” dedi.

İşte Adem Atmaca ile yapılan röportaj:

” 1 değil 2 arazi sattım, Ekrem Bey’in bahsettiği bir arazinin yarısı”

Peki bu arazi nerede? İmamoğlu’nun gündeme getirdiği 78 bin metrekarelik arazi Bahçeşehir’de. Araziyi satın alan söz konusu şirket ise Atmaca Gayrimenkul. Atmaca Grup, 2015 yılında da Bahçeşehir Gölet Genişletme Projesi ihalesini almıştı. O dönem çok tartışılan, gündeme oturan proje yargıya da taşınmıştı. Ekrem İmamoğlu’nun Bahçeşehir’deki arazi satışıyla ilgili açıklamalarının ardından araziyi KİPTAŞ’a satan Atmaca Grup Yönetim Kurulu Başkanı Adem Atmaca ile konuştum. İşte Adem Atmaca’ya sorularım ve yanıtları…

Ekrem İmamoğlu’nun bahsettiği 2016’da Bahçeşehir’deki arazinin KİPTAŞ’a satışı nasıl oldu?

“Benim Bahçeşehir’de hepsi yan yana 6 arazim vardı. 3’üne inşaat yapıp sattım. Birini başka birine sattım. 2’sini de KİPTAŞ’a sattım. Yani KİPTAŞ’a 1 değil 2 arazi sattım. Arazilerden biri 78 bin metrekare civarında. Diğeri de 30 bin metrekare. Bunlar toplamda 100 küsür bin metrekarelik 2 arazi. KİPTAŞ’a sattığım 30 bin metrekarelik araziyi 2014 yılında aldım. Diğerinin de yarısını 2015’te aldım. Kalan yarısını almadım, daha sonraki kararıma göre hareket edeceğim bir sistemde bıraktım. İşte Ekrem Bey’in bahsettiği arazi, daha sonraki kararıma göre hareket edeceğim bir sistemde bıraktım dediğim arazi.

Yani sizin yarısını alıp yarısını ilerde alırım dediğiniz arazi mi Ekrem İmamoğlu’nun bahsettiği…

Evet, Ekrem Bey, bu arazinin yarısından bahsediyor. Yani satıştan 4 gün önce alındı denilen arazi yarısını alıp yarısını almadığım arazi.

Peki sonra kalan yarısını niye almak istediniz?

Arsaların birini 2 yıl önce almışım, birisinin yarısını da 1 yıl önce almışım. Bu arsalar benim konut stoğum olarak duruyordu. Çünkü ben konut yapıp satıyorum orada. Fakat daha sonra inşaat yapmak istemedim, müteahhitliği bıraktım. Ben bu arsaları satmayı düşündüğüm dönemde KİPTAŞ’ın zaten orada yatırımları vardı. Benim için en uygun müşterilerden biriydi. KİPTAŞ alım kararını verdikten sonra arsanın geriye kalan yarısını da almak zorundaydım. Arsayı satacağım için tabii ki arsayı tamamlamam lazım. Biz anlaştık satıyoruz deyince gidip kalan yarısını da aldım. KİPTAŞ’a ‘bu arsanın yarısını satıyorum, diğer yarısını da gidip başkasından alın’ diyemem ki.

Fakat Ekrem İmamoğlu’nun kamuoyuyla paylaştığı çerçeveden bakarsak KİPTAŞ orada bir arazi alacakmış siz de bunun duyumunu alıp onlar almadan gidip almış, sonra da onlara satmışsınız. Böyle bir şüphe ortaya çıkıyor. Ne dersiniz?

Bu akla uygun değil. Başkasına ait bir araziyi zaten KİPTAŞ arazinin sahipleriyle görüşmeden nasıl alacak, nasıl yönetim kurulu kararı çıkaracak? KİPTAŞ da durup dururken orayı almadı. Hemen yanında devasa bir projesi var zaten. Geliştirmiş oldukları bir projenin devamı. O arazinin yarısını bir yıl önce almışım zaten. Bahse konu 2 arazi var. Bu 2 araziden hariç benim orada 4 tane daha parselim var. Hepsi yan yana olan 6 parselim var. Ben bahsedilen arazinin yarısını zaten almıştım. Dediğim gibi, diğer yarısını da ihtiyaç duyarsam gelecekte alırım diye düşünmüştüm. Baktığımız zaman, cımbızla çektiğimiz zaman, 4 gün önce alınmış bir şey var ama 5-6 yıla yayılmış bir süreç var. Söz konusu olan tekrar ediyorum alınmış arazilerin bir tanesinin sadece yarısı. Kastım şu; 2 araziyi de satma kararını alınca gidip diğer yarısını da aldım. O iki arazinin tamamını KİPTAŞ’a devrettim.

“Ben ticaret yaptım, uygun fiyata aldım diye niye uygun fiyata satayım”

4 günde 36 milyon dolar kar ettiğiniz iddia ediliyor. Doğru mu, doğruysa bu normal mi?

Dolar diyorlar ama bu işin tamamı TL olarak yapıldı. O gün dolar kuru 2’ydi bugün 8. Olayı 4 kat daha büyütmek için dolar cinsinden açıklıyorlar. Olayın KDV’si, gelir vergisi var. Bunları hesap ettiğiniz zaman toplam 300 milyona yakın satış var. 50 milyona yakını devlete vergi olarak verilmiş. Diyorlar ki buna almış, buna satmış. Bunların hiçbiri gizli değil ki. Bunların hepsini beyannamelerimizde götürüp devlete beyan etmişiz. Araziyi alışta benim maliyetimin çok önemi yok. KİPTAŞ’a sattığım değer gerçek rayiç değer mi ona bakmak lazım. Şöyle bir algı oluşturuluyor: Sanki 50 milyon liralık arazi 500 milyona satılmış gibi. Hayır değil. Ben yıllardır o firmalarla iş yapıyorum. Benim araziyi alış maliyetimin düşük olması benim bunu ucuza satmam anlamına gelmez ki. Ben bu arsaları satılması gereken değere sattım. Bakarsanız bu arsaların karşılığında daire takası var, vade var. Bu paralar 3 yılda ödendi. 3 yılın vade farkına baktığınız zaman, KİPTAŞ’ın fizibilitelerinde bu karlı bir proje. Bir algı oluşturulmak isteniyor. Bir uyanık KİPTAŞ’ın alacağı arsanın haberini duymuş da gitmiş arsayı almış, 4 gün sonra KİPTAŞ’a satmış gibi. Böyle bir şey değil…

4 gün sonra olması tesadüf mü yani?

Hayır tabii ki… KİPTAŞ’la elimdeki arazi için anlaşmayı yaptım, ardından da hemen kalan yarısını gittim aldım ki satışı yapabileyim.

Bu 11 milyon dolarlık alım, o arsanın yarısı diyorsunuz…

11 milyon dolar demeyelim, 50 küsur milyon lira. Bahsedilen o kısım. 2 arsa var. Arsanın birinin tamamı zaten bizim, diğerinin de yarısı bizim. KİPTAŞ’la biz bu anlaşmayı yaptığımız zaman zaten ben o yarıyı almak zorundaydım.

Tekrar soruyorum. Alım ve satım arasında 4 gün içinde elde ettiğiniz kar normal mi?

Baktığınız zaman evet benim maliyetimde bir düşüklük var ama ben çok büyük ölçekli ticaret ve iş yaptım orada. Bahçeşehir’de 8 proje yaptım. KİPTAŞ’tan önce de biz vardık orada, o bölgede proje de geliştirdik. KİPTAŞ’a satılan söz konusu 2 arazinin yanında 4 arazim daha vardı. Bunlardan 3’ünü konut yapıp sattım, 1’ini başka bir şahsa sattım. Başka şahsa sattığım fiyatla, KİPTAŞ’a sattığım fiyat hemen hemen neredeyse aynı. Bir algı oluşturulmak isteniyor. Ben bir malı uygun fiyata mal ettim diye niye uygun fiyata satayım ki. Ben ticaret yaptım. Ben uygun fiyata mal ettim. Benim sattığım fiyat da ortada. Bilirkişinden emlakçısına herkes bilir. Bahçeşehir’de o bölgede arsanın metrekare fiyatı ne kadar? Üzerindeki konutun fiyatı ne kadar? Benim sattığım dönemlerde 1000 dolar civarında bir paraya sattım ki 1000 doların yüzde 20’ye yakın kısmı daire takası, geriye kalanın da çok büyük bir kısmı 36 aydı zannedersem vadeye yayılmış. Çok avantajlı bir şekilde KİPTAŞ’a ödeme planıyla verilmiş. O zaman o bölgede bu fiyatların altında arazi bulmak mümkün değil.

Ekrem İmamoğlu, bu dosyanın İçişleri Bakanlığı’na verildiğini açıkladı. Sizinle ilgili herhangi bir soruşturma var mı?

Hayır bir soruşturma yok. Şunu tekrar söylemek istiyorum. Ekrem Bey’in açıkladığı bilgiler gizli değil ki. Devlete ‘bu kadara aldık, bu kadara sattık’ diye beyan ettiğimiz, KDV ödediğimiz, ciddi gelir vergilerini ödediğimiz bir işlem bu. Ben bunu 50’ye mi almışım, evet 50’ye almışım. Beyan da etmişim zaten. 130’a mı satmışım, evet 130’a satmışım. Onun da beyanını yapmışım. Arada ne kadar KDV farkı çıkmış? Diyelim ki işte 20 milyon. Onu da ödemişim. Ne kadar gelir vergisi? 20 milyon. Onu da ödemişim. 300 milyonun 50 milyona yakın kısmı devlete vergi olarak gitmiş. Burada aranıp da bulunan bir şey yok ki.

“Arsanın yeşil alan olması kamu zararı”

Ekrem İmamoğlu bu satışta kamu zararının altını çizdi…

Burayı yeşil alana çevirmek ayrı bir şeydir. Oranın yeşil alana çevrilmesi bir kamu zararı mıdır? Evet, şimdi elimizi vicdanımıza koyalım. Tabii ki kamu zararıdır. Böyle bir şey olabilir mi! 1.5-2 emsale yakın emsali var. Burada bir konut projesi geliştiriliyor. Seçim vs. derken… Bu başka bir konu. Burada bir kamu zararı var mı var. Ama yeşil alana çevrilmesi kamu zararıdır. Çünkü KİPTAŞ bu arsayı pahalı bir fiyata almamıştır. KİPTAŞ alması gereken rayiçten almıştır, aksine çok da uygun bir ödeme planıyla almıştır. Benim maliyetimin düşüklüğü başka bir şey.

KİPTAŞ bu arazinin yarısını sizin aldığınız fiyattan niye alamadı?

Ama arazinin yarısı bende zaten nasıl alacak ben kapatmışım, oraya girmişim bir kere. Alsa da benimle ortak olmak zorunda. KİPTAŞ o riske giremez.

Siz Bahçeşehir Gölet projesi’ni yaptınız… O da çok tartışıldı…

Orada da yanlış bir iş yapmadım. Türkiye’nin en güzel projesini yaptık. Dükkanlar 10 katlı olacak diye iddia ettiler, hayır 1 kat oldu. Emsal yüzde 40 olacak dediler, hayır yüzde 5 yapıldı. Gölette imarın önünü kapattık. Gölet parka dönüştü tamamen. 1 metrekare bile imar artışı sağlanmadı.

Danıştay kararı çıkmıştı ruhsatlar iptal edilmişti ama…

Mahkemeler ve hukuk ne dediyse onu harfiyen uyguladık. Yargının verdiği bir kararın zıttını yapmak mümkün mü!

Ruhsatlar iptal olunca dükkanlar kaçak durumuna düşmüyor mu?

O dükkanlar kaçak değil. Evet bir mahkeme kararı var ama o dükkanları kaçağa çevirmiyor. Proje tamamlandı, iskanlar alındı, dükkanlar açıldı.

Dönemin KİPTAŞ Genel Müdürü Yıldırım: İmamoğlu yalan söylüyor

Ekrem İmamoğlu’nun açıklamalarının ardından, dönemin KİPTAŞ Genel Müdürü olan Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım, İBB Meclisi’nde bir konuşma yaptı. İmamoğlu’nun yalan söylediğini savunarak “İnsanların haysiyeti ve şerefi var. Mahkemede hesaplaşacağız” dedi. 2016 yılında yaklaşık 109 bin metrekarelik iki parselden oluşan arsanın 1856 konut yapmak üzere 48 ay vade ile birbiri ile bağlantılı iki şirketten KDV dahil toplam 300 milyon liraya satın alındığını söyleyen Yıldırım, “İBB Başkanı’na dava açacağım, kazandığım tazminat ile de Ümraniye Meydanı’nda köfte-ekmek dağıtacağım, kendisini de davet edeceğim” dedi.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir