Murat Bardakçı’dan İBB’ye: “Kur’an’ı Türkçe okuttuğunuza göre şimdi işiniz İstiklal Mahkemeleri’ni tekrar kurmak olmalı!”

featured

İşte Murat Bardakçı’nın bugünkü yazısının ilgili bölümü:

 

“YA İKTİDAR OLURLARSA?”

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Şeb-i Arus’u “Kur’an’ı Türkçe okutma” gibisinden siyasî bir maskaralık hâline getirmesinin ardında iki ihtimal vardır:

İlki, Belediye’nin ve Belediye Başkanı’nın bağlı olduğu partinin, inkılâpların sıkı şekilde tatbike çalışıldığı 1930’lara dönme hevesidir! Ezanın memleketin her yerinde, Kur’an’ın da seçmece camilerde Türkçe okutulduğu, yani ibadet dilinin Türkçe yapılmasına çalışıldığı günlerin hasreti…

Ama, bu işi, seksen küsur sene önce deneyen CHP “Türkçe ezan” ile “Türkçe Kur’an” zorlamasının sebep olduğu nefretin izlerini hâlâ silememişken CHP’li bir belediyenin Kur’an’ı Türkçe okutma hevesinin partisine nasıl büyük zarar vereceğini ve seçmenin “Bu adamlar şimdiden böyle yapıyorlar, demek ki iktidar oldukları takdirde Kur’an okutmayacaklar” diyeceğini düşünmeden böyle bir işe kalkışabileceği aklıma pek yatmıyor…

Dolayısı ile, ortada ikinci bir ihtimal mevcuttur: Şeb-i arus programının ihale edileceği grubun kimin nesi olduğuna ve neyi nasıl yaptığına bakılmamış, “Haydi gelin, Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde şöyle bir dönün” denmiştir ki, bu da halis-muhlis ciddiyetsizliktir, cehalettir ve geleneklere tecavüzdür!

Ama, İstanbul Büyükşehir Belediyesi neticede bir şeb-i arus gecesinin ve Mevlevî âyininin tanınmaz hâle getirilmesine âlet olmuş; Kur’an’ı, naatı, salâtı vesaireyi 90 sene sonra Türkçe okutmuş ve bunu sosyal medyadan övünerek ilân etmiştir!

Bu iş İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde görevli her kimin marifeti ise, o kişiye şimdi çok ama çok daha önemli bir vazife düşmektedir: İstiklâl Mahkemeleri’ni yeniden kurup ibret-i âlem için şöyle birkaç yüz kişiyi sallandırıvermek!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 1930’ların hızlı inkılâp günlerine dönebilmeyi ancak böyle sağlayabilir!

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir