Balıkesir’de geçen yıl Haziran ayında savcılığa giden babaanne G.S., o dönem 6 ve 9 yaşında olan 2 torununun cinsel istismara uğradığı iddiasıyla eski gelini Merve Akman, onun eşi Rahmi Akman ve kadının erkek arkadaşlarından şikayetçi olmuştu.
BERAAT ETTİLER
Kz çocuğu G.E.G. ile ağabeyi İ.E.G.’ye cinsel istismarda bulundukları iddiasıyla tutuksuz sanıklar anne Merve Akman, üvey baba Rahmi Akman ile çocukların dayısı suça sürüklenen çocuk S.C.G., ‘cinsel istismar’ ve ‘eziyet’ suçlarından yargılandıkları davada beraat etmişti.
MELİH ALTINOK’TAN SKANDAL YAZI
Sabah yazarı Melih Altınok, Antalya’da, 7 yaşındaki kız çocuğu 10 yaşındaki abisine cinsel istismarda bulundukları iddiasıyla yargılanan anne Merve Akman ve üvey baba Rahmi Akman ile çocukların 15 yaşındaki dayısının beraat etmesiyle ilgili olarak, “Aylardır ‘taciz ettiğimiz’, hayatını mahvettiğimiz aileye, ülkece kocaman bir özür borçluyuz” yorumunu yaptı.
Altınok, Elmalı davasında çıkan beraat kararıyla ilgili olarak kaleme aldığı yazısının ilgili bölümü şu şekilde:
“‘Pardon ya’ denilip geçilecek bir meseleden bahsetmiyoruz. Bir aile aylarca hedef gösterildi. Kim bilir o süre içinde neler yaşadılar? Dün hâlâ Elmalı davasında 3 sanığın aklanmasını, ‘Elmalı davasında şaşırtan karar’ diye değerlendirenler vardı. Niye şaşırdınız arkadaşlar? Mahkemenin beraat kararına gerekçe gösterdiği tüm ayrıntıları, daha olay medyada patlak verdiği günlerde bu köşede tane tane anlattım. ‘Elmalı davasındaki soru işaretleri’ ve ‘Elmalı davasında adli tıp raporunu gerçekten görmek ister misiniz?’ başlıklı yazılarda, çocuklara ait olduğu söylenen çizimler, ses kayıtları gibi elden ele yayılan ‘delillerin’ güvenilir olmadığı uyarısını yaptım.
“ÜLKECE KOCAMAN BİR ÖZÜR BORÇLUYUZ”
Ahkâm kesmeden önce herkesin rahatlıkla ulaşabileceği bilgileri aktardığım yazılarımı, ‘Ben demiştim’ demek için hatırlatmıyorum. Kimse ‘Nereden bilebilirdik ki’ diye kendisini savunmasın diye söylüyorum. Zira halkı, sürekli korku, panik, güvensizlik içinde tutmaya hizmet eden ve çarkları sosyal medya gazıyla döndürülen kara bir düzen bu… Bugün Elmalı kasabasında ‘başkalarının hayatını’ yer, çiğner, tükürür, kim bilir belki de yarın sizinkini… Aylardır ‘taciz ettiğimiz’, hayatını mahvettiğimiz aileye, ülkece kocaman bir özür borçluyuz.”
