Av. Doğa Şanlıoğlu: “Her 10 kişiden 9’u kirli hava soluyor”

featured

Her geçen gün artan nüfus artışı ,olumsuz hava olayları, kalitesiz yakıt kullanımı, sanayi tesislerinin yanlış konumlandırılması gibi bir çok durum Türkiye’de ve dünyada iklim değişikliğine ve kaynakların hızla tüketilmesine sebep olmaktadır.

OECD 2019 yılı verilerine göre Türkiye’de hava kirliliğine bağlı ölümlerin sayısı yılda yaklaşık 30.000, fosil yakıt kullanım oranı ise %88’dir.

Türkiye’de  iklim değişikliğinin zararlarının en aza indirilmesi için Paris Anlaşmasına taraf olunması öngörülmektedir.

“Dünya sonsuz değil ve bu dünyada en sağlıklı şartlarda yaşam sürdürmek her canlının hakkı”

Türkiye’nin çevre koruma ve iklim değişikliği politikasında değerlendirmelerde bulunan Doğa Şanlıoğu; Türkiye’nin ivedilikle imzalamış olduğu Paris Anlaşması’na taraf olunması gerektiğini  ve politikalarını bu anlaşma özelinde revize ederek, gelişmekte olan  Türkiye’nin çevre politikaları kapsamında gelişmiş, gelişmekte olan ve  gelişmemiş ülkelere örnek teşkil etmesi gerektiğini belirtti.

  “Çıkar söz konusu olduğunda biz insanlarda bencil olabiliyoruz.”

Aynı zamanda Şanlıoğlu, coğrafi anlamda eşsiz bir esere sahip olan Türkiye’nin bulunduğu coğrafyayı daha yaşanabilir hale getirmesinin en asli görevi olduğunun altını çizerek; “Bu görev sadece Türkiye’nin geliştireceği ya da güncelleştireceği politikalarla değil, bu coğrafya üzerinde yaşayan tüm insanlarımızın yerine getirmesi gereken bir görev bilincidir. Görev bilincini edinmiş bir birey ileriye umutla bakabilir ve bizden sonraki nesillere tahrip edilmemiş bir doğa, kirlenmemiş bir çevre ve canlı çeşitliliği fazla olan bir dünya aktarabilir.”dedi.

Şanlıoğlu; “Çıkar söz konusu olduğunda biz insanlarda bencil olabiliyoruz.” diyerek bizden sonraki nesillere daha kaliteli ve yaşanabilir bir dünya bırakmanın önemine değindi.

İzlenen her yanlış politika dünya ömrünü biraz daha kısaltacağına ve  bu durumun ne kadar gelişmiş bir ülke olursanız olun bir geleceğinizin olmayacağı anlamına geldiğini belirterek, “Dünya sonsuz değil ve bu dünyada en sağlıklı şartlarda yaşam sürdürmek her canlının hakkıdır.” dedi.

Türkiye’nin , Paris Anlaşması kapsamında  özellikle üzerinde durulması gereken konulara değinen Doğa Şanlıoğlu ; Türkiye’nin finans ve teknoloji desteklerine erişebilmek bakımından kendisi ile benzer konumdaki ülkelerle aynı şekilde muamele görmesi ve Türkiye’nin ekonomik büyüme, nüfus artışı gibi ölçütlerini dikkate alındığımızda  mutlak emisyon azaltımı yapması imkansızdır diyerek, “Bu hususun kayıt altına alınması gerekmektedir.” ifadelerini önemle vurguladı.

 

Genel Durum Değerlendirmesinde Türkiye 61 Ülke Arasında 48. Sırada

Dünyada her sene düzenli olarak yayınlanan Climate Change Performance Index raporu ülkelerin iklim performanslarını; sera gazı emisyonları, yenilenebilir enerji, enerji kullanımı, iklim politikası olmak üzere dört kategoride inceleyerek, Paris Anlaşmasının hükümlerine ne kadar bağlı kalındığını raporlayarak sunmaktadır.

Her ülke iklim politikalarını tam olarak benimsemediği için raporun ilk 3 sırası boş kalmaktadır. Rapor değerlendirmesi 4. sıradan başlatmaktadır. Climate Change Performance Index 2020 raporuna göre;

-Türkiye raporda “Genel Durum Değerlendirmesinde” 61 ülke arasında 40.76’luk oranı ile 48. sırada ve kırmızı bölgede yer almaktadır.

Raporun “İklim Politikaları” özelinde Türkiye, uyguladığı politikalar sebebiyle 61 ülke arasında 4.8’lik oranı ile 59. sıradadır.

Doğa Şanlıoğlu Türkiye’nin İklim politikasındaki kategorisinin bu kadar düşük olmasına dair yaptığı açıklamada; “Türkiye’nin 2050 düşük emisyon stratejisine sahip olmaması ve Paris Anlaşması’na henüz taraf olmamasıdır.” ifadelerine yer verdi.

“Türkiye Kaynaklarını Küresel Ortalamadan Daha Hızlı Tüketiyor”

Dünya Limit Aşım Günü (Earth Overshoot Day) dünyanın bir yıldaki yenilenme kapasitesinin tükendiği gün anlamına gelmektedir. Bu değer dünyanın geneli için olduğu gibi, ülkeler bazında da hesaplanmaktadır. Eğer tüm dünya, seçilen ülkedeki kişi başı tüketim kadar tüketirse dünyanın yıllık kapasitesinin biteceği gün o ülkenin Limit Aşım Günü olarak kabul edilir. 2018 verilerine göre, Türkiye’nin Limit Aşım Günü, 11 Temmuz olmuştur. Bugün, dünya ortalaması olan 2 Ağustos’tan 21 gün öncedir. Bu durum Türkiye’nin kaynaklarını küresel ortalamadan daha hızlı tükettiği anlamına gelmektedir.

“Her 10 kişiden 9’u kirli hava solumaktadır”

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre; artan nüfus, fosil yakıt tüketimi kaynaklı ve temiz yakıt ve teknolojilerinin kullanılmaması ile kirlenen hava nedeniyle her 10 kişiden 9’u kirli hava solumaktadır. OECD 2019 yılı verilerine göre Türkiye’de hava kirliliğine bağlı ölümlerin sayısı yılda yaklaşık 30.000’dir. Fosil yakıt kullanımı kaynaklı olan bu sağlık sorunu ülkemizde yoğunlaşarak artmaktadır. Türkiye’nin havası AB’ye göre en az %33.4 daha kirlidir. Hava kirliliği kaynağı olan fosil yakıt kullanım oranı ülkemizde %88’dir.

2017 yılında yaklaşık 34,4 milyar TL çevre koruma harcaması yapılmıştır. Bu harcamaların %49’u atık yönetimi ve %35’i atık su yönetimi konularında olmuştur. Ayrıca, çevre koruma harcamalarının %57,7’sini mali ve mali olmayan şirketler, %35’ini devlet ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlar ve %7,3’ünü hane halkı tarafından yapılmıştır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir