Mesut Yılmaz’a göre Necmettin Erbakan’ın Türkiye’ye attığı kazık! Fehmi Çalmuk yazdı…

featured

Politikadam.com Genel Yayın Yönetmeni ve usta gazeteci Fehmi Çalmuk, Mesut Yılmaz’ın Necmettin Erbakan hakkındaki iddiasını ve Oğuzhan Asiltürk’ün Devlet Bahçeli ile kol kola verdiği pozu gündeme taşıdı.

İşte Çalmuk’un “Başın düşerse dara, Milli Görüş’ü ara” başlıklı yazısı:

Der ya Özdemir Asaf:

“Ben üç şey biliyorum, Dinlemekle dört kılana anlatacağım”

*

Ben de öyle diyorum:

Milli Görüş ile ilgili üç şey biliyorum…Okumakta, anlamakta zorlanmayanlar için yazacağım.

1. Hakkı hakim kılmak için var gücüyle çalışmak,

2. Mazlumun yanında zalimin karşısında olmak. Yani anti-emperyalist duruş sergilemek.

3. Hayra motor (hakkı ve sabrı tavsiye etmek) şerre fren olmak.

Evet, üç şeyi biliyorum dördüncü olanı da ben yazayım:

-Dünyada inanmış bir insandan daha güçlü bir silah üretilmemiştir.

Velhasılı kelam; iman varsa imkan da vardır.

“Yolları altından da döşesen…”

Yıllar önceydi. Yazarlar Birliği heyeti olarak ANAP döneminin Kültür Bakanını ziyarete gitmiştik. Milliyetçi kanattan, ağzı iyi laf yapan sağcı bir bakana gidince iş döner dolaşır Nazım Hikmet’e gelirdi elbet…Sanki sağın değerlerine, fikir adamlarına sahip çıkmışlar gibi Nazım’ı bir kitaptan çıkarttıklarında meydan muhaberesi kazanmış gibi şendiler. Neyse konumuz bu değil.

Bakan döndü dolaştı konuyu cennetmekan Erbakan Hocam’a getirdi.

Dönemin Başbakanı merhum Mesut Yılmaz, Kültür Bakanlığı’nın muhafazakar yayın çalışmalarındaki gayretini iştahla anlatan bakanına şöyle seslenmiş:

-Yolları altından da döşesen, Erbakan ile hizmette yarışamazsın… O, Türkiye’ye Cumhuriyeti’ne öyle bir kazık attı ki, hangi iktidar gelse o kazığı çıkaramaz. Çünkü Erbakan bütün devlet binalarının içine mescit açtırdı…

Başın düşerse dara, Erbakan’ı ara

Şimdilerin “beğenmezük, gay dırı gubbak cemilem” babından İslamcılarına Erbakan’ı beğendiremezsin… Ama gerçek böyle. Cumhuriyete değil, kör gözüne batılılaşma rejimine karşı muhalefet şerhi olan Erbakan’ın 1969 yılında başlattığı yerli olduğu kadar milli İslami siyaset Türkiye’nin son yarım asrına mührünü vurmuş durumda. “Ne sağdayız, ne soldayız…Hak yoldayız” anlayışı siyaset tarzının gelişmesini sağladı.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir