Direniş grupları işgal rejimini uyararak sivil yerleşim yerlerine saldırıların devam etmesi halinde füzelerin ateşleneceğini duyurmuştu.
Filistin direniş gruplarının yoğun füze saldırısı altında kalan İsrail’in saldırıları yüzde 90 engelleyebileceğini düşündüğü Demir Kubbe’nin başarı oranının sadece yüzde 30’da kalması ise İsrail için büyük bir hayal kırıklığı oldu.
İşgal rejiminin saldırıları sürünce Direniş Grupları sözlerine sadık kaldı ve işgalcilerin ‘demir kubbe’ adını verdiği hava savunma sistemini kevgire çevirdi. Yüzlerce füzenin aynı anda ateşlenmesiyle onlarca füze Tel Aviv’e düştü. Onlarca işgalci yaralandı. İşgal çetesinin sürekli övündüğü ‘Demir Kubbe’sinin 400’e yakın roketin sadece 100’ünü önleyebildiği bildirildi. Öte yandan Kassam Tugayları, ‘bu daha başlangıç’ mesajını verdi.
Demir Kubbe nedir?
Demir Kubbe, İsrailli Rafael Advanced Defense Systems şirketi ve İsrail Havacılık ve Uzay Endüstrisi tarafından geliştirilmiş mobil bir hava savunma sistemidir. İsrail’in, Gazze ve Batı Şeria’dan gelebilecek roket ya da diğer hava saldırılarına karşı oluşturduğu gelişmiş bir hava savunma sistemidir. İsrail, Hamas’ın ve diğer direniş gruplarının attığı roketlerin verdiği zararı ve can kaybını en aza indirmek için 2011 yılında bu sistemi tamamlamış ve hizmete açmıştır. Temeli ise 2005’te atılmıştır; Hizbullah ve Hamas saldırılarının yoğun olduğu bir dönemde, “vatandaşları korumak” için çalışmalar yapılmıştır. 2011 yılında hizmete girmiştir. Çalışma şekli ise atılan füzeyi tanımlamak, hedefe kilitlenmek ve roketi veya füzeyi havadayken imha etmek. Sistem, hizmete girdiği 2011 yılından bu yana atılan her 10 füzeden 8 tanesini havada vurmuştur. Günümüzde de kullanılmaktadır.
Ynet‘e konuşan İsrail ordusunda görev yapmış askerlerden biri olan Ran Mazor, tahsis yaptığı süre içerisinde durmadan ayak ve sırt ağrısı şikayetlerinde bulunduğunu ve kendisine Demir Kubbe‘nin radar sisteminden kaynaklı olarak kemik kanseri teşhisi konduğu bildirdi. Konuyla ilgili yeni bir çalışma da, füze savunma sisteminin bataryalarında çalışan askerlerdeki yüksek kanser oranlarına dikkat çekici ederek iddiaları destekledi. Nitekim radar sistemlerinde bilhassa açma-kapama ve egzersiz sırasında belirtilen bir mesafede kalınması gerekir. Hava savunma radarları aralıksız açık kalmaz. Lakin İsrail her zaman füze tehdidine açık olduğu için Demir Kubbe‘nin de aralıksız açık kalması gerekiyor. Bunun sonucunda radarların yaydığı frekanslar bilhassa yakınında bulunan insanların sağlığı için negatif etkilere niçin oluyor.
Demir Kubbe hava savunma sisteminin çalışma prensibi
2019’da yeniden aynı tartışmalar yaşanmıştı. İsrailli gazeteci Adam Shafer, çoğunluğu Demir Kubbe sisteminde çalışan 30 askerin kansere yakalandığını söylemişti. İsrail hükümeti ve ordu açıklama yapmazken İsrail Savunma Bakanlığı vakaların sıra dışı olmadığında ısrar etti. Demir Kubbe, radar taraması ve angajmanıyla güdüm prensibiyle çalışan geleneksel hava savunma sistemlerinden biri. Filistin yönetimindeki Gazze ve Batı Şeria‘dan atılan güdümsüz ve kısa menzilli minik çaplı ilkel roketlere karşı geliştirildi. Uzun zaman ülke güvenliğine katkı maddesi sağladı. Sürekli geliştiriliyor. Buna karşın balistik füze vurma kabiliyeti yok. O nesil görevleri üst katmandaki diğer sistemler karşılıyor. Ülke genelinde kaç adet pil olduğu ise açıklanmıyor. Iron Dome füzelerinin maliyetinin yüksek olması da oldukça konuşuluyor. herkes yaklaşık 80 bin dolara mal ediliyor. Bu yüzden Demir Kubbe az daha hiçbir ülkeye satılmadı. Yalnızca ABD geçen yıl sınırlı sayıda alım yaptı.
