Dünyada mesleki eğitimin önemi gittikçe artıyor. Üniversite mezunu genç sayılarının her geçen gün arttığı ve bu mezunların işgücü talep eden firmaların ihtiyaçlarını karşılamaması mesleki eğitim alan nitelikli işgücünü günden güne daha değerli kılıyor.
İŞGÜCÜ ARZ VE TALEBİNİN ÇAKIŞMAMASI
Birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de işgücü talebi ile işgücü arzının birbiriyle örtüşmeme problemi var. İşgücü talep eden firmaların kendilerine uygun işgücünü piyasada bulma konusunda yaşadıkları zorlukların çözümü için mesleki eğitim konusu ön plana çıkıyor.
Mesleki eğitim konusunda Türkiye’de başlayan yeni çalışmalar ve özellikle de Organize Sanayi Bölgelerinde açılan meslek liselerinin sayıları arttıkça, nitelikli işgücü arzı ve istihdam da artacak. Ayrıca bu, üniversitelerde gereksiz yığılmanın da önlenmesine katkı yapacaktır.
Bundan birkaç yıl önce Ankara Sanayi Odası’nın Sincan’da kurduğu ASO Teknik Koleji’ni gördüğümde gerçekten etkilenmiştim. ASO Teknik Koleji son teknoloji ile donatılmış, sanayinin ihtiyaç duyduğu nitelikli mühendis adaylarını ve teknisyenleri yetiştirmek konusunda üniversite standartlarında bir kurum oluşturmuş.
Bugün MEB tarafından Organize Sanayi Bölgelerinde merkezi eğitim merkezleri kurulması konusunda yeni bir dönem başlıyor olması, nitelikli işgücü yetiştirilmesi ve istihdam sağlanması açısından oldukça değerli bir adım.
NİTELİKLİ İŞGÜCÜ
Bugün Avrupa ülkelerinin birçoğunda karşılaşılan en büyük sorun nitelikli işgücünün eksikliği. Artan yaşlı nüfus, kişi başı gelirdeki artışa bağlı olarak işgücü ağırlıklı işlerde kendi ülke vatandaşlarının çalışmaması ve yeni sektörlerin ortaya çıkması nedeniyle yeni işgücüne ihtiyaç duyulması nedeniyle yer yıl önemli miktarda işgücüne ihtiyaç duyulmakta.
Almanya bu açıdan örnek ülkelerden birisi. Almanya dinamik ekonomik yapısı ve değişen teknolojiye uyum konusundaki çabasıyla dünya ekonomisinde rekabetçiliğini kaybetmemek ve nitelikli işgücü talebini sağlamak için farklı kaynaklara başvurmaktadır.
Eğitim sisteminde mesleki eğitimin ağırlığı bariz bir şekilde görülmektedir. Bunun için, öğrencilere mesleki eğitim ve üniversiteye gitme konusunda iki açık tercih sunulmalıdır. Özellikle de meslek hayatına atılmak isteyen ve kısa sürede iş bulma konusunda önceliği olan kişiler mesleki eğitime yöneleceklerdir. Dolaysıyla üniversite önlerindeki yığılmanın önlenebileceği bir sistem oluşturulmuş olur.
EKONOMİLER DEĞİŞİYOR YENİ NİTELİKLERE İHTİYAÇ ARTIYOR
Dünya ekonomisi çok hızlı bir değişim ve dönüşüm içerisinde. Bu değişim ve dönüşüm ile beraber birçok mesleğin ve niteliğin artık talep edilmediğini de görüyoruz. Diğer yandan, dijitalleşen dünyada yeni birçok sektörün ve mesleğin ortaya çıktığını da biliyoruz. Ortaya çıkan bu sektörlerin talebi, işgücünün daha nitelikli hale getirilmesi ve piyasaya uyumun sağlanması yönünde.
Dolayısıyla hem eğitim sisteminin bu değişime uyum sağlaması gerekiyor hem de mevcut işgücünün niteliklerinin iyileştirilmesi için hayat boyu öğrenme dediğimiz sürecin önemi ortaya çıkıyor.
Hayat boyu öğrenme hem yeni beceriler edinmek hem de mevcut becerileri geliştirmeyi sağladığından, yeni istihdam fırsatlarını da beraberinde getirecektir.
