Sosyal Yargı: Twitter Adalet Mahkemesi

Bundan aylar önce Ankara’da Aleyna Çakır’ın 2 Haziran’da evinde ölü bulunmasının ardından ortaya çıkan, 17 Nisan’da kaydedilen ve erkek arkadaşının şiddetine maruz kaldığına dair görüntüler, olayın intihar değil de cinayet mi olduğu sorusunu gündeme getirmişti. Gencecik Aleyna’dan önce de bu türlü çok vaka oldu. Ve günümüzde  neredeyse gün be gün buna benzer haberlerle karşılaşıyoruz.

Aleyna Çakır olayında sosyal medyada olayın boyutu değişti. Katil olduğu düşünülen zanlının annesi de ormanda ölü bulundu. Katil olduğu iddia edilen zanlı annesini kaybedince sebep olduğunu düşündüğü TV programlarına tehditler savurdu. İşler tamamen karmaşık hal aldı. Peki neden?

Toplumun büyük çoğunluğu , Türkiye’de sosyal medyanın yargı kararlarında etkisi olduğunu düşünüyor. Zira sosyal medyada eğer bir konu çok bahsedildi ise ya ardından tutuklama kararı çıkıyor ya da geniş  anlamda Yargı o konuda hemen eyleme geçiyor. Ancak sesini yeterince duyuramayanlara haksızlık değil mi bu? Hukukçuların ekserisi aslında olayların sosyal medya eliyle canlandırılıp toplumu etkilercesine kişiyi linç ederek baştan hüküm vermenin sağlıklı olmadığını düşünüyor.

Adalet, soframızda ekmek kadar önemsediğimiz bir ihtiyaç şüphesiz. Günümüzde adalete işlerlik kazandırmak veya adil bir sonuç  beklentisi nedeniyle sosyal medya etkinlikleri kullanılıyor. Hemen hemen her olumlu veya olumsuz durumda konuya popülarite kazandırmak için sosyal medya argümanları kullanılıyor.

Peki sosyal medya veya suçları araştıran TV programları adaleti sağlar mı ?

Yakın zamanda yeni düzenlemeler ile sosyal medya üzerinde yargının denetimi artırılmaya çalışılırken, diğer taraftan sosyal medyanın da yargı üzerinde bir etkisi olduğu su götürmez bir gerçek oldu.

Bir kişinin tutuklanması isteniyorsa eğer , 5-10 tweet ile gündeme alınıyor ve sonrasında bilen bilmeyen herkes fikrini açıklıyor. Bir bakmışsınız tüm ülke aynı gündemle meşgul.

Sosyal medya ve TV programları yargılama yapmak için çok tehlikeli bir mecra. Sosyal medya kullanıcısı bir anda haber konusu kişinin kim olduğuna, olay örgüsüne veya işlenen suça bakmadan saldırıyor ve suça karşı koyduğu iddiasıyla bizzat kendisi acımasız bir suçluya dönüşebiliyor.

Hatta TWİTTER ADALET MAHKEMESİ hakimiymiş gibi davranıp  hüküm veren , Twitter savcısıymış gibi iddia edip suçlayan insan yığını var sosyal medyada.

Sosyal medya paylaşımları delil olabilir. Herkes bunun farkında. Fakat normal olmayan sosyal medyadan hüküm vererek masumiyet karinesinin ihlal edilmesi. Henüz soruşturması devam eden her olayda kimsenin suçluluğu ilan edilmemeli! Yargının iş yükü zaten çokken, sosyal medya baskılaması ile karşılaşıyor ve çalışması zorlaşıyor. Bu da toplumda güvensizliğe sebep oluyor.

Hukuksal açıdan sorunlu diğer bir mecra ise, suçu araştıran hatta suçluymuş gibi damgalayan TV programları. Bu TV programları bir çok açıdan zararlı ve hukuksuzdur. Reyting kaygısı ile sınır tanımaz bir hal almıştır.

Bu tür acımasız ve yargısız infazcı programlar toplumda güvensizliğe sebep olduğu gibi aile ve toplum hayatını derinden sarsmaktadır..

Her şeyden önce bu programlarda savcılık soruşturmaların gizliliği ihlal edilmekte, nasıl elde edildiği meçhul ses kayıtları ve görüntüler paylaşılmaktadır. Ve suçlamalar, aşağılamalar o kadar ağırdır ki kişinin masumiyet karinesi ihlal edilerek adil yargılanma hakkı ihlal edilmektedir.

Bu TV programlarının  sunucuları kendilerini soruşturma makamı (savcılık /polis) yerine koyarak soruşturmanın sağlıklı yürütülmesini de zorlaştırmaktadır. TV önündeki beyanlar bizzat suçlama yoluyla son derece sağlıksız değerlendirme ile belki de dosyaya delil olarak girmektedir. Toplum adaleti maalesef adliyede aramalıyken sosyal medya ve TV programlarında aramaktadır.

Gerek programların gerekse de sosyal medyanın izleyici, sunucu ve kullanıcıları tarafından linç kültürüne sebep olmayacak bir bilinçle yürütülmesi elzemdir. Aksi hal hukuk devleti ilkesini zedeler. Toplumun adalet arayış mekanizmaları zarar görür.

Bir konuda bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz. Bilgisi ve fikri olmayanın iddiası hem iddia edene hem de iddia edilene zarar verir.

Kısaca, Aleyna ÇAKIR’ın veya bir başkasının nasıl öldüğüne, katilin kim olduğuna “Mahkeme” karar verecektir, Twitter adalet mahkemesi değil! Bekleyelim ve görelim.

Bu arada delili olan varsa savcılığa, mahkemeye veya taraf avukatlarına delili bildirsin. TVprogramları veya sosyal medya adalet dağıtan yerler değildir.

Sağlıcakla…

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir