Survivor Nagihan Karadere’den yıllar sonra gelen itiraf! Yaşadığı istismarı anlattı

Survivor yarışmasıyla bilinen Nagihan Karadere, katıldığı programda yaptığı açıklamalarla ağızları açık bıraktı. Nagihan Karadere'nin istismar itirafı magazin gündemine bomba gibi düştü.

featured

Survivor programı bile tanınan Nagihan Karadere‘den yıllar sonra gelen itiraf duyanları hayrete düşürdü. Atletizmde ülkemizi defalarca başarıyla temsil eden ve Survivor yarışmasıyla tanınan Karadere, Gökhan Çınar’a içini döktü. Sevgisiz kaldığını söylediği çocukluğunu, hayatını kararttığını anlattığı olayı, ilk gençliğini, ailesini, hep güçlü kalmak zorunda olduğu kariyerini, evliliğini, boşanmasını, anneliğini anlattı.

Programın başlarında Dominik dönüşünün ardından kendi hayatına adapte olmaya çalıştığını dile getiren Nagihan Karadere, Survivor hakkında şunları söyledi; “Hayata uyum sağlamaya çalışıyorum. O kadar zorlu bir süreçten çıktık ki normal hayatımızı unutmuşuz. Adada basit bir hayatımız varmış. Tek görevimiz yarışmak ve karnımızı doyurmakmış.”

“Normal hayata baktığımda ise şimdilerde evden çıkmak dahi istemiyorum. Gerçekten hayattan kopmuşuz. Survivor’a üç kez gittim ama en son gittiğim bu sezon benim için tam bir travmaydı. Beklenti ve sonuç olarak çok yorucu bir sezondu.

Orada rekabet, hayatta kalma ve karnımızı doyurma durumumuz vardı. Kendimizi kanıtlayabilme önemliydi. Savaşçı ruhumu gösterdiği için iki ayrı Nagihan var. Survivor kupası emeklerimin karşılığı olarak kaldırmak istediğim bir kupaydı. Çok fazla emek verdiğimi düşünüyorum ama kaldırmak nasip olmadı.”

“BENİM ÇOCUKLUĞUMDA SEVGİ EKSİK!”

Programın ilerleyen dakikalarında çocukluğunda yaşadıklarını duygusal bir şekilde aktaran Nagihan Karadere, o günleri şu şekilde ifade etti; ‘”Ben fakir bir ailede doğdum. Dört kardeşim vardı ve sadece içlerinden ben kız olarak dünyaya gelmişim. Üç erkek arasında büyüdüğüm için ben de kendimi erkek gibi yetiştirdim.”

“Ailemin yanından erken yaşlarda ayrıldım. Anadolu lisesini 16 yaşımda kazandığımda yatılı yurda gittim. Oraya gittikten sonra daha çok kendimi keşfetmeye başladım.

Kendi kendime anne ve baba oldum. Bu süreçte her anlamda aileme destek olmaya çalıştım. Annem ile anne kız ilişkisini çok yaşayamadım. Annem çalışan bir kadındı.”

“Babam ve annem her evlilikte yaşanan sorunlar yaşanıyordu. Karı koca anlaşamayınca annemin gidebileceği bir kapı yoktu. Diğer taraftan örf ve adetler vardı.

Annem mutsuz olsa dahi evliliğini yürütmek zorundaydı. Ben de her zaman annemin yanındaydım. Spora da anneme daha iyi bir hayat sunmak için başladım. Anneme maddi ve manevi destek verebilmek için kendimi hep seferber ettim.”

“Babam şefkatli bir babaydı. İyi bir baba oldu ama iyi bir eş olamadı. Önemli olan çocuklarına iyi davranmasıydı. Keşke eşine de iyi davranabilseydi. Babam kötü bir insan değildi. Annem ile anlaşamadığı için bizlere katlanmak zorunda kaldı. Annemin üzerimizde emeği çok fazla.

Dört çocuk ortada kalmasın diye birçok şeye göğüs gerdi diyebilirim. Annemi de babamı da çok seviyorum. İyi ki evliliklerini her şeye rağmen yürütebilmişler. Onlar kavga ettiklerinde elimden bir şey gelmiyordu.

Ne annemi kurtarabiliyordum ne de babamı durdurabiliyordum. Öyle zamanlarda sadece üzülüyorsun ve izliyorsun. Keşke hiç olmasaydı diyorsun.”

“Seyirci olarak kalmak çok üzücü. Benim çocukluğumda sevgi eksik. Annem ve babam hayat mücadelesi verdiği için sevgi bizim evde hep geri planda kaldı. Hala da bu duyguyu tam anlamıyla tatmış değilim.

Şimdi ben çocuğuma çok fazla sevgi vermeye çalışıyorum. O dönemin şartları öyleymiş diyorum ve anne ve babamı da anlamaya çalışıyorum. Ne yaparsanız yapın, istediğiniz kadar para kazanın veya istediğinizi elde edin çocukluktaki sevginin yerini hiçbir şey dolduramıyor.”

“EBEVEYNLERİN ÇOCUKLARINA ‘İSTİSMARI’ ERKEN YAŞTA ÖĞRETMESİ GEREKİYOR!”

Çocukluğunda yaşadığı cinsel istismarı anlatan Nagihan Karadere, o günler giderek yaşadığı travmayı şu şekilde aktardı; ‘”Ben henüz 12 yaşındayken bir istismar yaşadım. O dönemler küçük bir kasabada yaşadığımız için akrabalara gidip gelme olayları çok fazla oluyordu.

Uzak bir akraba diyebilirim hatta bu olay için. Her gittiğimiz yerde insanlara hizmet etmeyi de çok severdim. Mutfağa gider evdekilere çay servisi yapardım. Bir gün yine böyle bir durumda salonda herkes otururken ben mutfağa bardakları bırakmaya gitmiştim.”

“Arkamdan birisi geldi ve sarıldı. Ben herhalde yengemdir diye düşündüm. Arkama dönüp baktığımda uzak akrabalardan birini gördüm. Bana sarılıp öpmeye başladı.

Ne yapacağımı bilemedim. Vücudum taş kesti ve elim ayağım titremeye başladı. O an sesim çıkmasın ki kimse ayaklanmasın diye düşündüm. Bunun sonrası da oldu. Bu anlattığım ilk olanıydı. Ne yapmam gerektiğini hiç bilemedim.”

“Günlerce uykularım kaçtı. Bu olayı anneme söylemek istedim ama söyleyemedim. Ortaya bir şey atıp da çocuk olduğum için yalan konuştuğumu düşünürler diye bir şey yapamadım.

Ebeveynlerin çocuklara bunu erken yaşta öğretmesi gerekiyor. Bu olayların ardından aynı aile bizimkilerle sürekli görüşmek istiyordu. Bir gün dayanamadım ve başladım ağlamaya.”

“Annem yanıma geldi ve neden giyinmedin dedi. Ben gitmek istemiyorum dedim. Kaybedecek hiçbir şeyim yoktu gerekirse beni dövsün, bana ceza versin diye düşündüm.

Bunları göze aldım ve olayı anlattım. Siz içeride otururken mutfağa gittiğimde bunları yaşadım ve korktum size söyleyemedim dedim. Gitmeyelim lütfen dedim. O gün oraya gitmedik ve annem bana sarıldı.”

“O da bu durum karşısında kötü hissetti. İnanacağını hiç düşünmemiştim ve bana inandı. O saatten sonra iletişimi tamamen koparttık o insanlarla. Annem üzerime daha çok titremeye başladı.

Gittiği her yere beni götürdü ve beni hiç yalnız bırakmadı. Bu tarz konular hiçbir zaman konuşulmadı. Aşırı utangaç bir çocuktum. Bu konuların çocuklarımıza öğretilmesi gerektiğini düşünüyorum.”

 

Survivor’a damga vuran Nagihan Karadere derin yırtmaçlı elbisesi ile göz kamaştırdı!

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir