MHP’den muhalefete salvolar

featured

Büyükataman, yaptığı yazılı açıklamada, “CHP-HDP-İYİ Parti ve Saadet Partisi ortaklığının”, Cumhur İttifakı’na karşı “Alidavut oyunları”yla cephe genişleteceğini düşündüğünü belirtti.

Gezi ve 15 Temmuz kalkışmalarıyla kanun dışı yöntemlerin tüketildiği Türkiye’de şimdi de kanunları kemirip demokrasi surlarında gedik açma teşebbüsüyle karşı karşıya olunduğunu ifade eden Büyükataman, MHP’nin bu oyununa geçit vermeyeceğini vurguladı.

”MASANIN ALTINDA HAİN GÜLEN VAR”

Büyükataman, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Masanın altına hain Gülen’i konuşlandırıp ondan sufle almaya kalkanlar, Kandil’le temsilcileri vasıtasıyla kulaktan kulağa oynayanlar, ipliklerinin pazara çıkmasıyla işporta tezgahlarını apar topar toplamış gözükmektedir. Ne var ki son bir haftadır bu ihanet korosunun bet seslileri bütün fitne yayım kanallarından sistemli bir şekilde Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’yi ve partimizi hedef almaktadır.

Gazete görünümlü propaganda kağıtlarından, internet haber sitesi süsü verilen iftira merkezlerine, TV kanallarından Youtube üzerinden yapılan tele-fitnelere dek bütün mecralardan yalan, iftira ve saldırılara muhatap olmaktayız.

”KRALİÇE’NİN NARİN GÜL’Ü…”

Kraliçenin narin Gül’ünün sahaya sürdüğü piyon dahi cesaretini toplayıp üzerimize gelmektedir. ‘Stratejik çöplük’ün mimarı Davutoğlu’nun ve sözcülerinin siyasette tutunmak için seçtikleri yöntem de ne tesadüftür ki Genel Başkanımıza ve Milliyetçi Hareket Partisine saldırmak olmuştur. SP’nin ve İP’in ucubeliklerinden bahsetmeye gerek dahi yoktur. “

”BAHÇELİ’YE SALDIRANLAR UCUZ SAHTEKARLARDIR”

“İçi boş, amacı belli bu saldırıların tesadüfi olmadığı, söylenenlerin tek merkezden çıktığı gün gibi aşikardır.” açıklamasında bulunan Büyükataman, bu seslerin sahiplerinin ülkeye bugüne kadar sunduğu herhangi bir katkının söz konusu olmadığını ileri sürdü. 

Büyükataman, “Bu şahısların bundan sonra memlekete faydalı olmak istiyorlarsa yapmaları gereken tek şeyin susmak olduğunu” ifade ederek şunları kaydetti:

“Milliyetçi Hareketin Genel Başkanı, Türk milletinin birleştirici gücü ve güven kaynağıdır. Bunu göremediğini iddia edip Genel Başkanımıza saldıranlar, ucuz sahtekarlardır, Türk milletiyle kavgası olanlardır. Her daim açacağına inandırılmış gonca gül olduğunu düşünenlerin gerçekte kökü dışarıda bulunan zehirli diken olduğunu aziz Türk milletine göstermeye devam edeceğiz. Türk milletinin sahip olduğu devletlerde ezelden ebede temel kuraldır: ‘Türk milletine ve devletine zarar vermek istiyorsan önce Türk milliyetçilerini hedef alacaksın.’

Gayrimilli bir cephede yer alanların Milliyetçi Hareket’e ve onun Genel Başkanı’na yönelik bu hamleleri olmasa idi kendimizden şüphe ederdik. Türkiye’yi tuş etmeye kalkanlar, yabancı mihrakların Türkiye sözcüleri neden bize saldırmıyor diye kendimizi sorgulardık. Görülmektedir ki taş doğru yere atılmıştır. Çünkü ses doğru yerden gelmektedir.”

SEMİH YALÇIN’DAN BABACAN’A ELEŞTİRİ

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, ”MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, milletin büyük ve ağır emaneti olan milletvekili gömleğini panayıra düşürüp bir Pensilvanya dolarına pazarlamaya kalkan ahlak ve değer düşkünü simsar rolünü üstlenen CHP’yi cürmümeşhut halinde yakalamıştır.” değerlendirmesinde bulundu.

Yalçın, yazılı açıklamasında, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’a yönelik eleştirilerde bulunarak ”Türkiye’de meşru iktidarı devirmeye dönük ‘iyi’, ‘gelecek’ ve ‘deva’ rumuzlu Pensilvanya ve okyanus ötesi projelerinin bir parçası olan Ali Babacan, tezgahını ortaya çıkaran MHP Lideri Devlet Bahçeli’den 20 yıl öncesinin ve 57. Hükümet döneminin ekonomi politikalarının hesabını sormaya kalkmıştır.” ifadelerini kullandı.

Babacan’ın hem ekonomiden sorumlu devlet bakanı olarak görev aldığı 58, 59 ve 60’ıncı, hem de başbakan yardımcısı olduğu 61 ve 62’nci hükümetlerin 57’nci Hükümet’in popülist politikalara tevessül etmeden aldığı esaslı ve hayati tedbirler sayesinde ekonomi gemisini yürütebildiğini belirten Yalçın, şunları kaydetti:

”O dönemde hükümetin ortakları ve özellikle MHP, bir sonraki seçimlerde karşılaşabileceği olumsuzlukları göze almış, milletin zorunlu ihtiyaç ve çıkarlarını düşünerek ülkeyi ekonomik krizden çıkaracak önemli kararları hayata geçirmiştir. Bu sayededir ki sonraki hükümetler, Türk ekonomisinin rayına oturması ve güçlenmesine yönelik adımlarında, yollarına kazasız belasız devam edebilmişlerdir. 

‘BUNCA YIL BAŞKA AKTÖRLERİN GÖLGESİNDE POLİTAKADA YER ALDI’

Hakikat böyleyken Babacan’ın sahip olduğu nimetleri inkar eden hayırsız evlat gibi hareket ederek popülizme yeltenmesi, erken havlu atmadır. Siyaset ringine bizzat çıkıp herkese meydan okumak, müsabaka başlayınca hep belden aşağıya yumruk atıp faul sayılan bölgelere çalışmak, acemi boksörlerin işidir. Siyasette millete neler vadettiğini izah etmek yerine yalan, iftira ve inkara tenezzül ederek yumruk yerine dillerini kullanıp onu her yere sokanlar, millet tarafından ringden indirilerek müsabakadan men edilir.

Ali Babacan’ın, bunca yıl başka aktörlerin gölgesinde ve sayesinde politikada yer aldıktan sonra yeni demokrasi ringinde şimdiden çuvallamasının arkasındaki Devlet Bahçeli faktörü ayan beyan ortadadır.”

‘MİLLETE DE HESAPSIZ NANKÖRLÜK EDECECEKLER’

Türkiye’de bugüne kadar birçok kirli tezgahın dağıtılmasında, ”memleket” ve ”millet” gibi kutsallar istismar edilerek kurulan çirkin ”kumar masalarının” tekmelenmesinde, bilge bir taktisyen ve bitirici darbeler vuran bir siyaset ustası olan MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin payının inkar edilemez olduğunu dile getiren Yalçın, ”Ali Babacan gibi bugün başka kulvarlara savrularak aslından uzaklaşan kaypak politikacıların, ekmek yedikleri ve yetiştikleri kapıya nankörlük etmesi de işin bir başka manidar tarafıdır. Ali Babacan örneğinde olduğu üzere eriştikleri siyasi kariyeri borçlu oldukları kapıya minnet ve şükran duymayanların, millete de hesapsız nankörlükler edeceği gün gibi aşikardır.” ifadelerini kullandı.

”2023’E GİDEN YOLDA MASKELERİ ERKEN DÜŞTÜ”

MHP Lideri Bahçeli’nin bu hakikati görerek erken davrandığını vurgulayan Yalçın, ”Sayın Devlet Bahçeli, vaktiyle bulundukları sorumlu mevkileri bugün Ali Babacan gibi yok farz eden yeni tüy sıklet boksörlerin gardını çabuk düşürmüş, bunların demokrasi maskesi arkasındaki gerçek yüzlerini kamuoyuna göstermiştir. Sayın Devlet Bahçeli, 2023’e giden yolda erkenden kurulan gizli şer ittifaklarını vaktinde deşifre etmiş, maskeleri düşürmüştür.” yorumunda bulundu.

SAYIN BAHÇELİ CHP’Yİ CÜRMÜMEŞHUT YAKALAMIŞTIR”

CHP’nin şimdiden şer ittifakında kendileriyle birlikte yer alacaklara rüşvet vereceğini açıktan beyan ettiğini öne süren Yalçın, MHP Lideri Bahçeli’nin CHP’nin kirli ticaretini ifşa ettiğini vurgulayarak şunları kaydetti:

”MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, milletin büyük ve ağır emaneti olan milletvekili gömleğini panayıra düşürüp bir Pensilvanya dolarına pazarlamaya kalkan ahlak ve değer düşkünü simsar rolünü üstlenen CHP’yi cürmümeşhut halinde yakalamıştır.

Siyasetin de ırzı, namusu vardır ve Sayın Genel Başkanımız, ilelebet korunması gereken bu değerlere ilişilmesine karşı çıkmıştır. Türkiye’nin geleceğini ipotek altına almaya, yeniden çok aktörlü oyunlar sahnelemeye ve demokrasi gemimizi karanlık sulara sürüklemeye dönük kirli hesapları gün yüzüne çıkarmıştır. Sayın Genel Başkanımızın ve MHP’nin son günlerde sık sık hedefe konması bundandır.”

‘BÜTÜN TÜRKİYE YENİ BİR PLANLI SALDIRI ALTINDA’

MHP Lideri Bahçeli eşek arılarının FETÖ mamulü kovanına çomak sokunca, hep bir ağızdan hiddetle vızıldayan mahlukatın topyekün saldırıya geçtiğini ifade eden Yalçın, şu değerlendirmeyi yaptı:

”Sadece Devlet Bahçeli ve partimiz değil, bütün Türkiye yeni bir planlı saldırı altındadır. Cumhur ittifakı marifetiyle ülkede sağlanmış olan huzur ve istikrar hedeftedir. Bir yandan CHP ve yancıları iktidara ve MHP’ye temelsiz isnat ve iftiralarla hücum ederken, diğer yandan da fiili müttefikleri HDP’nin silahlı kanadı PKK, alçakça saldırılarını sürdürmektedir.

Şer ittifakını, bırakınız korona virüs felaketini ramazanın kutsallığı ve barış iklimi bile durdurmamakta, hayırda yarışanlar dahi saldırıya uğramaktadır.”

‘CUMHUR İTTİFAKI’NDAN DEMOKRASİ DAYAĞI YİYECEKLER’

Şer ittifakının hedefinde Türkiye’nin istikrarı, huzuru ve bütünlüğünün olduğunu belirten Yalçın, şunları kaydetti:

”Türkiye’de meşruiyet ve milli irade; müdahaleciliğin, vesayetçiliğin, darbeci ve Jakoben zihniyetin tasallutu altındadır. Geleneklerinde ve genlerinde antidemokratik eğilimler taşıyan bütün şer odakları, halkın vicdanına raptedilmiş sandık namusunu kirletmek için ortaklaşa hayasız fiiller peşindedir. Lakin şer ittifakının göz ardı ettiği en önemli husus, millet iradesidir. Demokrasimizin garantörü bizzat millettir. 

Milli iradeyi yansıtan sandığın namusuna hem el hem de dil uzatanların, meşruiyet dışı emellerine ulaşmak için eyleme geçenlerin hesabını, günü geldiğinde bizzat millet görecektir. Zilletçiler; ölesiye korktukları Cumhur ittifakından, günü geldiğinde bir demokrasi dayağı daha yiyeceklerdir. Yanlış ve kirli hesabın sandıktan döndüğü, demokrasi tarihimize geçmiş bir yığın tecrübeyle sabittir.”

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir