Meral Akşener: “Sayın Erdoğan Edison’u mezarında ters döndürdü”

featured

İYİ Parti Lideri Meral Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasında elektrik zamları ve motokuryelerin sorunlarına değinen İYİ Parti lideri Akşener, ‘yastık altı altın düzenlemesiyle’ ilgili de çok sert ifadeler kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın zamları muhalefet yapmış gibi bir algı yaratmaya çalıştığını savunana Akşener, hükümet kanadından yapılan altın ve dövizi bozdurma çağrılarına da tepki gösterdi. Akşener “Milletimizden topladığın altınlarla yandaşların cebini doldurma peşindeysen bu kazığı millete atamayacaksın.” ifadelerini kullandı.

6 PARTİ LİDERİNİN BULUŞMASI

“Geçtiğimiz hafta sonu Sayın Kılıçdaroğlu’nun ev sahipliğinde yaptığımız toplantı ülke gündemine oturdu. Bu heyecanın sebebi son derece açık ve nettir. Milletimiz ortak akıl için bir araya gelebilen siyasetçiler istiyor. Ben yaptım oldu anlayışından bıkan milletimiz, istişare kültürünün önemini görüyor ve bunu talep ediyor. Kurumsal anlamda ve fikren farklılaştıkları noktalar da olsa da 6 partinin bir araya gelmesi önemlidir. Biz İYİ Parti olarak bu toplantıyı önemli bir başlangıç olarak görüyoruz.

Başta Kılıçdaroğlu olmak üzere, toplantıya iştirak eden Genel Başkanlara teşekkür etmek istiyorum. Allah bizleri milletimize karşı utandırmasın.

“İKTİDARIN SON ÇIRPINIŞLARINI İZLİYORUZ”

Aziz milletim son günlerde hata üzerine hata yapan, beceriksizlikte bir ekol olan bir iktidarın son çırpınışlarını izliyoruz. Her sıkıştıklarında yalana, hamasete ve kutuplaştırmaya sığınan AK Parti’nin elinde hiçbir bahanesi kalmadığını biliyoruz. Sayın Erdoğan geçtiğimiz günlerde her ayın bir önceki aydan daha iyi olacağını söyledi. Damat da ortadan kaybolmadan önce böyle söylüyordu. Sonunda damat paket oldu. Demek ki damadıyla aynı yolun yolcusu olduğunu kendisi de anlamış.

YASTIK ALTI ALTIN DÜZENLEMESİNE TEPKİ

Gerçekler ortadayken utanmadan çıkıp yastık altı diyor, dövizi ve altını bozdurma çağrısı yapıyor. Devletin tüm kaynaklarını tükettiniz, Merkez Bankası’nın rezervini erittiniz. Kadınların bileziklerine göz dikiyorsunuz, yazıklar olsun. Madem milletimize döviz ve altın bozdurma çağrısı yapacaktın, neden yandaşlarınıza dövizle garanti verdiniz? Milletimizden topladığın altınlarla yandaşların cebini doldurma peşindeysen bu kazığı millete atamayacaksın.

MOTOKURYELERİN DURUMU

AK Parti iktidarında üniversite mezunu gençlerimiz teknoloji şirketlerinde çalışmak yerine motokurye oldu. Günde birkaç paket fazla teslim edebilmek için çalışıyorlar. Pandemiyle birlikte e-ticaret şirketleri karlarını katladılar, ama bu gelişme motokuryelere yansımadı. Bu konuda bir hukuki standart getirilmesi gerekiyor. Kanunların etrafından dolanıp haksız rekabet yaratanların da gereken cezaları alması gerekiyor. Motokurye ücretleri de günlük 10 saati geçmeyecek şekilde ayarlanmalıdır. Bu gençlerimizin canı bize emanet. Derhal bu konuda bir hukuki düzenleme getirilmeli ve kurye arkadaşlarımıza sigortalı bir çalışma ortamı yaratılmaları gerekiyor.

Motokuryelerin yaşamını tehlikeye atan aşırı yük ve çalışma koşullarından kurtarmalıyız. Gençlerimizin köle gibi çalıştırılmalarına izin vermeyeceğiz.

“BU YÖNTEMLE ENFLASYON DÜŞMEZ”

Kışın ortasında yapılan elektrik zammı bile iktidardakilerin gitmesi için yeterli bir sebeptir. Esnafa kiradan fazla elektrik faturası geliyor. Mağazalar, fırınlar, restoranlar isyanda. Ama Sayın Erdoğan da isyanda. Kim yaptı bu zamları? Muhalefeti suçlamakla meşgul. Esnafı gez, milletin halini gör. Nebati bakan gözler çok önemli diyor ya, bak milletin gözlerine. Gıdadaki KDV oranının yüzde 1’e düşürülmesini olumlu karşılıyoruz. Ama bu indirim bir defalık bir etkidir. Ancak bu yöntemle enflasyon düşmez.

Enflasyonu düşürmek için polisiye timleri kuran bakan işbaşındayken enflasyonu düşürmek mümkün olmaz. Bu arkadaşların başında, geceleri uyku tutmayınca bakan ve bürokratları görevden alan, anı yaşamaya meraklı bir cumhurbaşkanı varken enflasyon düşmez. KDV iadeleri biriken firmalar bunu maliyetlerine yansıtacak. Bunun sonucu vergi indirimi ile ucuzlayan ürünler maliyet nedeniyle yeniden artacak. Tutarsız yönetim anlayışınızla gıdadaki KDV indirimi nedeniyle oluşacak vergi kaybını önlemek için başka ürünlere zam yapmanız da büyük ihtimaldir. KDV indiriminden olumlu sonuç almak için piyasayı elinde tutan firma ve zincir marketlerde fiyatları denetleyin. KDV indiriminden doğacak gelir kaybını telafi etmek için saray sefanıza ayırdığınız masrafı kısın, sakın zam yapmayın. Elektiriğe, mazota, gübreye zam yapmaya devam ederseniz bu döngü devam eder.

“AMPULÜ BULAN ADAM ISPARTA’YI KARANLIĞA MAHKUM ETTİ”

Sayın Erdoğan Edison’u mezarında ters döndürdü. AK Parti’den önce hayatımızda sadece mum ve gaz lambası olduğunu iddia etti. Ampulü de bizzat Erdoğan ve arkadaşları keşfetmiş. Ama ampulü bulan adam Isparta’yı karanlığa mahkum etti. 30 santim karla mücadeleyi bile beceremeyen iktidara şahit olduk. İstanbul’da karda MOBESE peşine düşenlerin mesele Isparta olunca araziye nasıl uyum sağladıklarını izledik.

Resmi rakamlara göre barajlar kralı Demirel’in şehri Isparta’da toplamda 113 bin 238 abone elektriksiz kaldı. Milletvekillerimizin aldığı şikayetler bu rakamın daha da büyük olduğunu gösteriyor. İktidar ne yaptı, hiçbir şey. Bir anne 2,5 yaşındaki çocuğunu ocakta su kaynatarak ısıtmaya çalışırken, iktidar mensupları ‘2-3 günlük sıkıntı bizleri rahatsız etmedi’ diye açıklama yaptılar.

-Bu arkadaşlar enerji iletim hatlarındaki yoğun hasarı, elektrik direkleri devrilince tespit edebilmişler. Isparta’da yaşanan bu utanç verici olay sırasında biz de Ispartalı vatandaşlarımızla birlikteydik. Karantinada olduğum için bölgeye gidemedim. Arkadaşlarımızla Isparta için neler yapabileceğimiz için çalıştık, çözüm önerilerimizi hazırladık. Isparta’nın bir an önce afet bölgesi ilan edilmesi için kanun teklifimizi sunduk. Kesintilerin sebeplerinin belirlenmesi, vatandaşlarımızın mağduriyetinin giderilmesi, şirketlerin ihmallerinin araştırılması için araştırma önergemizi de sunduk. Madem Isparta’mızın karanlığa hapsolmasına engel olamadınız o zaman zararlara çare olun. Kesintiler sebebiyle elektronik cihazlar hasar gördü. Bu hasarları da iktidar olarak siz karşılayın.

“BU KRİZİ YAŞATMAK DA AK PARTİ’YE NASİP OLDU”

Cumhuriyet tarihinde hiçbir zaman OSB’lerin bir hafta boyunca elektrik ve doğalgazı eş zamanlı olarak kesilmedi. Bu krizi yaşatmak da AK Parti’ye nasip oldu. Enerji krizi sadece sanayicimizin üreticimizin elektrik ve doğalgazının kesilmesiyle kalmadı, vatandaşı yüksek faturalar yüzünden isyan noktasına getirdi. “Zamları devlet yapmadı” deme yüzsüzlüğü de AK Parti’ye nasip oldu. Rezalet bununla da sınırlı kalmadı. İktidar zamları dış dünyanın yaptığını söylerken EPDK yandaş dağıtım şirketleri korumak için zamları kendilerinin yaptığını söyledi. Bu yönetim krizi de AK Parti’ye nasip oldu.

23 Haziran ve 7 Temmuz’da enerji konusunda iktidarı uyarmıştık. Elektrik fiyatlarını şişiren politikalardan vatandaşı kurtarmak için çözüm önerilerimizi ortaya koymuştuk. Enerji Bakanı 9 Ekim’de “Bu kış sorun yaşamayacağız” dedi. Yandaş Şirketler Teşvik Genel Müdürü gibi konuşan bu arkadaşın olmaz dediği her şey gerçek oldu. Krizin tek sorumlusu Enerji Bakanı değil. Bu krizden “yeni bir şey deniyoruz” deyip TL’yi değersizleştiren, son derece liyakatli ekonomi yönetimi de sorumlu. Enerjinin döviz kuruna ne kadar bağlı olduğunu dikkate almayan ekonomi yönetimi de en az Enerji Bakanı kadar bu krizden sorumludur. Eski damat bakan da Enerji Bakanı’ydı. Bu arkadaş devlet yönetmeye değil para kazanmaya çalıştı. Altyapıların hiçbirini yapmamıştı. Eski damat bakan da bu krizden sorumludur.

“KRİZİN ESAS SORUMLUSUDUR”

Ülkemizdeki tüm krizlerin başında tek bir kişi var. Sayın Erdoğan, Bay Kriz, enerjide yaşadığımız krizin esas sorumlusudur. Elektrik üretimimizin yarısı ithalata bağlıyken döviz kurunu fırlatan bu vizyon 100 bin megawatlık kurulu gücümüzün yüzde 56’sını kullandırtıyor. Bugün yaşadığımız krizin sebebi İran’ın doğalgazı kesmesi ya da kış şartları değildir. Sayın Erdoğan sebep, yaşadığımız enerji krizi sonuçtur.

Telekom’u unutmadık. Aynı kazığı atmanıza engel olacağız.

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi ile keyfiliği de liyakatsizliği de torpilli mülakatları da tarihe gömeceğiz. Zengin, mutlu bir Türkiye için Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi milletimizle el ele kuracağız.”

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir