İntiharlar neden arttı? Yaşamayı Seç…

Yaşamak ne güzel şey…

Sevmek ne güzel şey…

İnsanlar, hayvanlar, ormanlar, sular, gökyüzü, yıldızlar, ay ve güneş…

Hayat insana verilen en güzel armağan.  İnsanlar sahip oldukları en değerli şey olan hayatlarına kıyıp intihar ederler; neden niçin?

Kendi canına kıymak çözüm mü?

Ve sonra yaşamının baharında bir gonca gül iken açmadan solan yaşamlar!

Neden bırakıp giderler koşar adımlarla aramızdan, nedir bu acele bu telaş!

Yaşamdan kopmak kolay mı hem kendin hem ailen, sevenlerin için?

İnsan doğar, büyür ve ölür. Biraz sabırlı olsan. Zaten rüzgâr gibi geçiyor zaman.

Ne kadar sıkıldın ki bu dünyada, darlandın, sığmadın, koşacağım ölüme dedin.

Yoksa başka dünyaları mı özledin. Yaşam her yerde vardır ama boyutları başkadır diye mi düşündün. Bilemiyorum, bu sorulara cevap bulamıyorum üzgünüm, üzgünüz.

Şu intihar sözcüğü bana ölümden daha soğuk geliyor.

Çünkü ölüm doğum gibi doğal bir olay. Yeter ki zamanlı olsun, çektirmesin.

İstatistiklere göre Dünya’da her 40 saniyede bir intihar gerçekleşiyor, Türkiye’de her hafta 65 yurttaş.

Dünyanın en mutlu ülkeleri sıralamasında yıllardır üst sıralarda yer alan Finlandiya, intihar vakalarının da en çok görüldüğü yerlerin başında geliyor. Finlandiya’yı en mutlu ülkeler listesinde Danimarka, Norveç ve İzlanda gibi özgürlük, eğitim, sağlık hizmetleri, gelir seviyesi gibi insan yaşamını kolaylaştıran unsurların gelişmiş olduğu diğer İskandinav ülkeleri takip ediyor.

Dünyanın en büyük ekonomisine sahip Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ise en mutlu ülkeler listesinde 19’uncu sırada. Verilere bakıldığında Finlandiya’da her 100 bin kişide görülen intihar oranı 11.6 iken, ABD’de bu rakam 10.1 civarında. Refah seviyesinin iyi olduğu İskandinav ülkeleri de intihar vakaları oranının yüksekliğiyle dikkat çekiyor.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi’nin AKP iktidarı, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi, bozulan ekonomi ile artan intihar oranlarına ilişkin hazırladığı raporda; “AKP iktidarında intihar vakalarında yüzde 48 artış yaşandı. Tek adam sisteminde her hafta en az 65 yurttaş yaşamına son verdi. Ekonomik gerekçelerle intiharlar 2017-2019 döneminde yüzde 38 arttı” tespitlerine yer verildi.

Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde görevli asistan Doktor Mustafa Yalçın’ın, kamp yaptığı yerde yarım metre karın altında intihar etmesi beni bu istemediğim yazıyı yazmaya zorladı. Bir de mektup bırakmıştı Yalçın ve mektubunda

“Ölümünden kimse kendini sorumlu tutmasın. Ben bu hayattan keyif almıyorum. Artık yaşamak istemiyorum” diye yazmıştı.

YAŞAMAK İÇİN BOĞUŞMAK

Yalçın’ın mektubu şöyle devam diyordu:

“Hayattan keyif alamıyorum. Daha önce de defalarca bu durumu yaşadım ama bu daha farklı. Gelecekten umudum kalmadı. Gelecekte bu hayattan keyif alacağımı sanmıyorum. Yaşamak için sürekli çabalıyorum, zorluklar içinde boğuşuyorum. Artık bu beni yoruyor. Mutlu olmak çok anlamsız geliyor. Artık çok yoruldum. Ne elde edersem, neye sahip olursam olayım sanki hiçbir şeyim yokmuş gibi hissediyorum. Yani sahip olduğum şeyler bana mutluluk vermiyor…”

Yani Yalçın sonuçta ölmenin makul olmadığını da vurguluyor ama;

“Mutlu olamayıp, acı çektiğim için ve buna son vermek için hayatımı sonlandırdım.” diyor.

Bir öğretmen adayı da mektubunda:

“Bu e maili size yazıyorum ki intihar ettiğim zaman, intihar nedenim bir sır olarak kalmasın. Ben sınıf öğretmeniyim. (…) Çok ciddi olarak söylüyorum ki eğer şubatta atama yapılmaz ise öğretmen adaylarının sesini duyurmak için kendimi feda edeceğim. Bütün umutlarımız, hayallerimiz yıkıldı. Artık ölmek ya da yaşamak benim için bir anlam taşımıyor…” demişti.

Bu iki mektupta intihar nedenlerinin ipuçları “mutlu olamamak, acı çekmek, ses duyurmak, umutların ve hayallerin yıkılması” olarak görülüyor.

Araştırmalara göre geçim zorluğu, uzun süreli işsizlik, sürekli borçlanarak yaşamak, ödenemeyen faturalar, hastalık, madde bağımlılığı, aile geçimsizliği, ticari başarısızlık, okul başarısızlığı gibi birçok faktör intihar nedenleri arasında.

Bir de kendinden olmayan herkesi ‘hain, terörist’ ilan ederek dışlamak ve vicdanları sızlatan hukuk uygulamaları var nedenler arasında.

Aile içi şiddette intihar eden önce eşini ve bazen çocuklarını veya diğer aile mensuplarını öldürmektedir.

Şiddet gören kadınların ise kendilerini pencere veya balkondan atarak intihar girişiminde bulundukları görülmektedir. Balkonlar yalnız “balkon konuşmaları” ile değil balkondan intihar süsü verilerek öldürülenler veya gerçekten intihar edenlerle anılır oldular. İflas edenler ise fırsat bulurlarsa kurtuluşu boğazın serin sularında aramaktadırlar.

Onurları için intihar etmek yani “harakiri” ise Japonların geleneği. Bir Japon’un intihar ettiği bir olay için Ortadoğu ülkelerinden birinde intihar eden olursa herhalde bu intihara gülünür.

Nedeni anlaşılamayan Bir başka tüyler ürperten olayda 30 Ocak 2021 Cumartesi gecesi Amasya’ya askere gidecek bir arkadaşları için bağ evinde eğlence düzenlenen gençlerin intiharıydı. Alaşehir’den gelen Neşet Dalgın, Serkan Zangal, Ümit Zangal ve Muharrem Zengin evdeki partiye devam etti. O gece neler yaşandı, bilinmiyor! Ancak pazar 17.00 sularında, 4 gencin cansız bedenleri bağ evinden 500 metre ötede yan yana dizilmiş halde bulundu. İddiaya göre, 3 genç sırayla tüfeği alıp intihar etti. Diğer örneklerden bazıları ise şöyle:

Antalya Alanya ilçesinde 38 yaşındaki Uğur U. bir rezidansın merdiven boşluğundan atlayıp, intihar etti. Denizli Pamukkale’de, ön kayıt görevlisi olarak çalıştığı özel hastanenin dokuzuncu katındaki terastan atlayan 35 yaşındaki Şevki H. yaşamına son verdi. Adana’da, 42 yaşındaki Erol Güven, metruk bir evde intihar etti. Aydın’ın Efeler ilçesinde, 31 yaşındaki Halil İbrahim Y., kendini ağaca asarak yaşamını sonlandırdı. Antalya’da yeğenine ‘Seni seviyorum’ mesajı gönderen 60 yaşındaki Semra P. yalnız yaşadığı evinde iple kendini asarak yaşamına son verdi. Tekirdağ Çerkezköy’de iki çocuk annesi 38 yaşındaki Yeliz D., evinin beşinci kat penceresinden atlayarak, yaşamına son verdi. Adana’da nişanlısından ayrılan 27 yaşındaki Sevgi Can Y. apartmanın çatısından atlayarak intihar etti. Manisa’nın Salihli ilçesinde koronavirüs şüphesiyle hastanede yatan 67 yaşındaki R.Ç. üçüncü kattan atlayarak intihar etti. Aydın’da 43 yaşındaki dört çocuk babası Sertaç Demircan intihar ederek yaşamına son verdi. Batman’da 13 yaşındaki N.Ş. kendisini tavana iple asarak intihar etti.

 İNTİHAR VE ŞOV

Bazı intihar girişimleri ise şova dönüşmektedir. Köprüden atlamak üzere olan veya bir apartmanın üst katına çıkan birisine “hadi atlayacaksan atla, at! at! at! bizi bekletme, ” diye tezahürat yapanlar bile var.

15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde Hülya Uysal ve Merve Özocak, intihar eden Erol Çetin’e “atla, atla ulan ” diyerek tepki gösterince Çetin de şahıslara dönerek ‘Atla he, atla he’ diyerek köprüden aşağı atlamış ve hayatını kaybetmişti

GENÇLER İÇİN AİLELER VE OKUL YÖNETİMİ İŞ BİRLİĞİ YAPMALIDIR.

Ülkemizde çeşitli nedenlerle İntihar olayları gençler arasında giderek yaygınlaşmaktadır. Bu bakımdan okullarda aileler ile okul yönetimi iş birliği ve dayanışma içinde olmalı ve hatta bu konuda bir ekip oluşmalıdırlar. Ayrıca bu ekipler öğrencilerin intihar girimlerine ilişkin ipuçlarını izlemeli, değerlendirmeli ve bir girişim halimde olaya nasıl müdahale edileceğinin eğitimi de önceden almalı en önemlisi gerektiğinde bir psikiyatriden de yardım alınmalıdır. Böyle bir ekibin başında rehber öğrenmen veya psikologlar bulunmalıdır.

Unutmamalı ki gençler şimdi sosyal medya hesaplarında da birçok sırlarını paylaşmakta ve eğilimlerini dışa vurmaktadırlar. Bu nedenle gençlerin ulaşıla bilindiği takdirde sosyal medya hesaplarındaki ipuçları da dikkatle izlenmelidir.

İntihar konusunda kadınlar ve erkekler arasında da bir kıyaslama yapılıyor. Kadınlarda girişimin başarısız olma oranı daha yüksek.

Kadınlarda duygusal ilişkilerden ötürü intihar oranı daha yüksekken, erkeklerde geçim sıkıntısı oranı yüksek. Her iki cins için aile geçimsizliği de intihar nedenleri arasında. Doğal olarak bir de hastalıklar var.

Siz bakmayın “İçimizdeki Deniz” gibi ötenazi ile ilgili filmlerin “hayat her şeye rağmen güzel değil” gibi mesajlarına.

Acısıyla tatlısıyla,

Hayalleri ve hayal kırıklıkları ile

Umutları ve umutsuzlukları ile

Mutlu sonla buluşmayan aşkları ile

Baharı sonbaharıyla yani her şeyi ile güzeldir hayat.

İstemediğim bir konuda yalnızca gençlerimize sahip olalım, onları yitirmeden, yaşamı sevsinler, yaşamdan kopmasınlar diye yazmaya çalıştım. Son diyeceğim şu ki yaşamayı seç, yaşamayı sev.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir