Gazeteci Nihat Genç’in, son zamanların popüler komedyeni Hasan Can Kaya ile yaşadığı tartışma dün sosyal medyanın en çok konuşulan konularından biri olmuştu.
Hasan Can Kaya’nın bir skecinde küfür etmesini eleştirerek bir sosyal medya paylaşımı yapan Genç, ünlü komedyenin bunun üzerine kendisini aradığını duyurmuş, ve küfür ederek telefonu kapattığını belirtmişti.
RTÜK İNCELEME BAŞLATTI
Hasan Can Kaya’nın videosunda bir izleyicinin ailesine küfretmesi üzerine RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, Konuşanlar programı hakkında inceleme başlatıldığını duyurdu.
Hasan Can Kaya’nın küfürden geçilmeyen ‘Konuşanlar’ programına RTÜK’ten inceleme
FATİH ALTAYLI DA TARTIŞMAYA DAHİL OLDU
Yaşanan bu tartışmaya Habertürk yazarı Fatih Altaylı da katıldı.
Yazısında Nihat Genç’i eleştiren Altaylı, “Herkes kendine özgürlükçü” başlığını taşıyan yazısında, “Hasan Can’ın adı birdenbire, entelektüel yönü oldukça güçlü, hayli öfkeli, zaman zaman bana da sallayan ama kendisine çok da kızamadığım bir muhalif yazar tarafından gündeme getiriliyor. Hasan Can izleyenlere küfür ediyormuş, nasıl yaparmış, buna hakkı yokmuş. Hatta Hasan Can’ı aramış o da ona küfretmiş, öyle küfür edilmez, böyle edilir diyerek.” ifadelerini kullandı.
Nihat Genç’in köşe yazılarında yer alan küfürlü ifadeleri hatırlatan Altaylı, “Yazılarında en fazla küfür eden adam, stand up’çının küfründen dertli. Sanırsın Tekel. Küfür ondan başkasına ait olamaz.” diye yazdı.
“SİZE NE LAN!”
Altaylı yazısının devamında hem Genç’i, hem de RTÜK’ün konuyu incelemeye almasını eleştirerek şunları kaydetti:
“Yahu size ne! Adam açık kanalda ya da TRT’de yapmıyor bu işi. İsteyenin para verip izlediği bir yerde yapıyor.
Küfürlü konuşmadan hoşlanmıyorsan para vermezsin, izlemezsin. Sokağa çıkıp megafonla ananıza sövmüyor ya çocuk.
“Böyle mizah mı olur”muş.
Size ne lan!
Mizah kriterlerini siz mi belirleyeceksiniz.
Olur ya da olmaz.
Mizah komiseri misin, Mizah Standartları Enstitüsü mü!
Her şeyi bırak bir yana bir aydın olarak en azından kendini öyle tanıtan bir muhalif olarak bu yaptığın yakışık alan bir şey mi!”
