Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk kez 1994’te gündeme getirdiği Taksim Camii bugün açılıyor! İşte 70 yıllık Taksim Camii tartışmaları…

featured

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle yapılacak olan Taksim Camisi’nin açılış töreni, cuma namazının ardından gerçekleştirilecek.

Taksim’de temeli 4 yıl önce atılan ve 4 bin kişinin aynı anda ibadet edebileceği cami, mühendislik açısından da birçok yeni özelliği de barındırıyor.

Mimari özellikleri

Proje mimari olarak hem zemin kat hem de birinci bodrum katta İstanbul’un en yoğun arterlerinden olan İstiklal Caddesi ve Tarlabaşı Bulvarı’nı birleştiren ve bu ilişkiyi içerdiği sosyal mekanlarla besleyen, bu sayede de cami bünyesini sürekli canlı tutabilen bir yapıya sahip.

Taş ve prekast kaplama cepheleri ile titanyum çinko alaşım kaplı kubbeleri ile Taksim cami, cephelerinin tamamından giriş imkanı sunuyor. Bu sayede Taksim Meydanı, İstiklal Caddesi ve Tarlabaşı Bulvarı üçgeninde bir odak noktası oluşturabildiğine dikkati çekilen projede, mühendislik olarak camide Türkiye’de ve dünyada sayılı uygulamalardan olan Top-Down yöntemi kullanıldı.

Taksim Camisi’nin mühendislik açısından ayrışan en önemli özelliğinin Top-Down sistemi ve bu sistemin kullanıldığı tek cami olması olduğu belirtilirken, cami bu yöntemle, klasik uygulamaların tersine sıfır katından aşağı ve yukarıya doğru inşa edildi.

Bu yöntem sayesinde yapım esnasında derin kuyu kazısı yapılmadan, çevre bina ve yollara, meydana hiçbir zarar vermeden inşa edilmesine imkan tanındı.

Caminin geleneksel cami formlarının modern çizgiler ve malzemelerle yorumlanarak 19. yüzyıl Beyoğlu mimarisinden esinlenen özgün bir tasarımla inşa edildiği, kültür ve sanatla açısında bir çok vatandaşın bir araya geleceği, dijital kütüphanesinden yararlanıp kitap okuyacağı, dinleneceği, sergilerin yapılacağı bir kültür merkezine sahip olduğu ifade edildi.

Cami’nin, 2 bin 482 metrekarelik arsa alanı ve yaklaşık 16 bin metrekarelik inşaat alanına sahip olduğu da vurgulanırken, 163 araçlık kapalı otoparkıyla 2 bin 950 metrekarelik namaz kılınabilir bir alanı bulunuyor.

Toplam namaz kapasitesi 4 bin kişi

İbadet alanında 3 bin kişinin aynı anda namaz kılabileceği camide, dış avluda cenaze namazı kılabilecek kişi sayısı ise 2 bin 400. Kadınlar için 465 metrekarenin ayrıldığı camide, 620 kadın bir arada namaz kılabiliyor. Caminin açık ve kapalı toplam namaz kapasitesi ise 4 bin kişi.

Projenin kubbe kaplamalarında kullanılan titanyum-çinko alışımı özel olarak getirtildi. Projede, 3 bin metrekare titanyum çinko alaşımı ile kubbe ve çatı kaplaması yapılırken, cephelerde kullanılan mermerler ise Bursa ocaklarından seçilmiş olan Emparador Light ve Antalya Demre ocaklarından seçilmiş olan Aero Cream taşlarından oluştu.

İç tezyinatlarında ve hat sanatı uygulamalarında “naht” tekniği kullanılan cami de mihrap, mimber ve kürsü tasarımı yine geleneksel formun modern bir yorumu olarak bizzat Mimar Altan Elmas tarafından tasarlandı. Mihrap tasarımında Esmaü’l Hüsna hattat Davut Bektaş telifi ile “istif yazı” ile yazıldı.

Projede 50 bin 500 metreküp hafriyat, 20 bin 500 metreküp betonarme betonu atılırken, 3 bin ton betonarme çeliği kullanıldı. 7 bin 500 metre fore kazık, 310 ton yapısal çelik imalatları, 8 bin metrekare cephe taş kaplama, bin 300 metrekare de cephe prekast montajı da yapıldı.

Taksim Camisi, 2 bin 482,46 metrekare toplam inşaat alanı, 33 metre kubbe yüksekliği, 2 şerefiyeli 64,80 metre minaresi, 10 bin metrekare otopark alanı, 4 bin kişi ibadet alanı, bin 800 metrekare bodrum ve zemin katlarda salon, sergi salonu, kütüphane ve aşevi mekanları sunuyor.

70 yıllık Taksim Camii tartışmaları

Erdoğan, adının gittikçe daha fazla duyulmaya başladığı 1994 başında, Mart ayındaki yerel seçimler için Refah Partisi’nden İstanbul Belediye Başkanlığı adaylığını açıkladığında, Taksim’de bir binanın çatı katından kameralara meydanı göstermiş ve “Burası Taksim Camii için 20 yıl önce düşünülmüş olan bölgedir, 20 yıl kadar öncesine dayalı bir konuşmadır bu. İnşallah buranın temelini atmak bize nasip olur” demişti.

Aynı yıl, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra TRT’de Reha Muhtar’ın programına çıktığında ise Muhtar’ın “Neden İstanbul’un altyapı sorunları yerine Taksim Camii’ni gündeme getiriyorsunuz?” sorusuna tepki gösterip, “Bir defa Taksim Camisini sizin konuştuğunuz kadar ben konuşmuyorum, basın konuşuyor. Kurulmuş bir vakıf var. Dernek getirdi teklifini yaptı, projeyi büyükşehir geçirdi, benim buna ayırdığım bir vakit filan söz konusu değil. Yoksa Taksim Camii beni şu anda bağlayan bir konu değildir” yanıtını vermişti.

Taksim Camii ilk ne zaman gündeme geldi?

Taksim’de 1800’lerin sonunda inşa edilen Ortodoks Kilisesi’nin yanı sıra Topçu Kışlası içinde bir cami vardı. Ancak bu cami 20. Yüzyıl başlarında kullanılamaz hale geldi, ardından 1940’ta kışla tamamen ortadan kaldırıldı.

O tarihten sonra Taksim Meydanı’na cami yapımı zaman zaman gündeme geldi.

İlk kez ciddi anlamda ele alındığı tarih ise, tek parti dönemi sonrası iktidara gelen Demokrat Parti yönetimiydi. Camileri yenilemeyi veya sembolik yerlerde sıfırdan cami inşa etmeyi siyasi gücünün bir göstergesi olarak gören Başbakan Adnan Menderes, 1952’de Ayasofya’ya yeniden cami statüsü vermeyi gündeme getirdi.

1955’te de Taksim Meydanı’nda bugün cami yapılan alandaki daha küçük bir parseli, belediyeye cami yapımı için tahsis etti. 1956 yılında bazı iş insanlarının ve siyasilerin içinde bulunduğu “Taksim Camiini Yaptırma Derneği” kuruldu.

Yani aslında bu tartışmalar neredeyse 70 yıl öncesine dayanıyor.

27 Mayıs 1960’daki darbeden bir süre sonra iktidara gelen Süleyman Demirel liderliğindeki Adalet Partisi de 1965’te benzer bir adım attı.

Meydandaki mescidi büyüterek cami yapmak amacıyla kurulmuş Taksim Camii Şerifi Külliyesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği, Eylül 1980’de temel atma işlerini yetkililerle görüşmeye başladıktan 10 gün sonra 12 Eylül darbesi gerçekleşti ve proje yine iptal edildi.

1983 Danıştay kararı: Proje kamu yararı açısından uygun değil

Darbe sonrası İstanbul Belediye Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Akansel, 1977’deki imar planını iptal ederek cami için tahsis edilen alanı yeniden otopark olarak belirledi.

Ve itirazlar 1983’te Danıştay’a gitti. 7 Şubat 1983’te Danıştay 6’ncı Dairesi, “Taksim Camii projesinin şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı açısından uygun olmadığına” karar verdi.

Yaklaşık 10 yıl sonra, yani darbe dönemi sona erdikten ve seçimler yapılmaya başladıktan bir süre sonra, 1992’de Taksim Camii Kültür ve Sanat Vakfı kuruldu.

Erdoğan’ın belediye başkanlığı döneminde Reha Muhtar’a verdiği röportajda bahsettiği teklif de bu vakıf tarafından yapıldı.

Dönemin başbakanı Necmettin Erbakan da “yakında temeli atacaklarını” duyururken, dönemin İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, “Mülki amir olarak camiye izin vermeyeceği” açıklaması yaptı.

Erdoğan’ın belediye başkanlığında sıklıkla gündeme getirdiği ve gözde projelerinden biri olan Taksim Camii projesi, on yıllardır sağ parti iktidarları tarafından gündeme getirilen ancak ertelenen bir proje olduğu için sembolik olarak da büyük önem taşıyordu.

O dönem “laiklik tartışmalarının” gündemine oturan cami projesi için, dönemin Refah Partili Kültür Bakanı İsmail Kahraman, “Taksim’de camiye karşı çıkanların yobaz olduğunu” söyledi. Kahraman, yıllar sonra AK Parti milletvekili oldu ve 2015-2018 arası TBMM Başkanlığı yaptı.

Proje 2017 yılında kabul edildi

O dönem caminin temelinin 29 Mayıs’ta, İstanbul’un 1453’teki fethinin yıldönümünde atılacağı haberleri basına yansıdı.

Taksim Meydanı’yla ilgili düzenlemeler, AK Parti iktidarında gündemin öncelikli başlıkları arasında yer aldı.

Cami konusu da yıllar sonra, Erdoğan’ın başbakanlığının sekizinci yılında, iktidarının güçlendiği bir dönemde yeniden gündeme geldi.

2011 genel seçimleri öncesi Taksim’e cami projesi için yeniden adım atacağını duyurdu.

2016 sonunda Şefik Birkiye ve Selim Dalaman’ın tasarımını yaptığı cami projesi İstanbul 2 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun onayına sunuldu. 19 Ocak 2017 tarihinde proje, kuruldan ada pafta parsel numarası ile kabul edildi. Taksim Camii’nin yapımına böylece Beyoğlu Belediyesi, Ziraat Bankası ve Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün organizasyonuyla başlandı.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir