Yoğun diplomasi trafiğini Amerika Birleşik Devletleri’nde sürdüren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün Birleşmiş Milletler kürsüsünden bir kez daha dünyaya seslendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya-Ukrayna savaşından tahıl sevkiyatına, terörle mücadeleden Yunanistan ile yaşanan gerilime kadar pek çok kritik başlıkta mesajlar verdi. Türkiye’nin kırmızı çizgilerini ve önerilerini iletti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Avrupa’nın, BM’nin kurumlarının bu acımasızlıklara artık bir dur demesinin vakti çoktan gelmiştir. Geçen hafta 9 haftalık Asım bebek ve 4 yaşında Abdulvahab Yunan güvenlik güçlerinin botlarını batırması sonucu vefat etmiştir.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:
Toplantımızı dünyamızın birden fazla tehditle eş zamanlı olarak baş etmeye çalıştığı kritik bir dönemde gerçekleştiriyoruz.
Küresel sorunların çözümünde uluslararası dayanışma önemli.
Artan enerji, gıda ve hammadde fiyatlarının artırdığı enflasyon baskısı tüm ekonomileri etkilemektedir. Türkiye olarak, enerji konusuna bir rekabet değil iş birliği alanı olarak baktık.
Ortak kaderimizi etkileyen sınamalara karşı ortak gündemle harekete geçmemiz gereken bir dönemdeyiz.
İSTANBUL MUTABAKATI
Tarafları önce Antalya’da sonra İstanbul’da biraraya getirdik. İstanbul Mutabakatı’nın ikinci ayı dolarken sevkiyatın artışını izliyoruz, tahıl arzında kritik olan bu mutabakat en büyük başarılardan biridir.
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI
Son günlerde yeniden alevlenen savaşın, Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ve bağımsızlığı temelinde sonlandırılması için gayretlerimizi artırarak sürdüreceğiz.
Buradan uluslararası kuruluşları ve tüm ülkeleri Türkiye’nin kalıcı barışın tesisine yönelik çabalarına samimi destek vermeye çağırıyorum. Rusya-Ukrayna savaşında, her iki tarafa da krizden onurlu çıkış imkanı verecek makul bir diplomatik çözümü beraberce bulmamız gerekiyor.
BM’yi kapsayıcı vasfına yakışan, daha adil bir dünya düzeni için çözümler üretebilen, tüm insanlık adına ortak iradenin vücuda getirildiği bir teşkilat olarak yapılandırmamız şarttır. Dünya beşten büyüktür ve daha adil bir dünya mümkündür gerçeğinin altını çizmeye devam edeceğiz.
BM bünyesinde yürüttüğümüz barış için arabuluculuk girişimimizle çatışmaların çözümü için çalışıyoruz.
SURİYE KONUSU
Suriye’de halkın meşru beklentileri doğrultusunda kalıcı çözüm bulunması gerekiyor. Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerine gönüllü, güvenli ve onurlu bir şekilde dönmeleri için üzerimize düşeni samimiyetle yapıyoruz. Suriye’de hayata geçireceğimiz yerleşim yerleri projesi konusunda herkesin gerekli çabayı göstermesini, dayanışma sergilemesini bekliyoruz.
TERÖRLE MÜCADELE
PKK’yı isim değişikliği gibi ucuz kurnazlıklarla meşrulaştırmaya çalışanları bir an önce teröristleri silahlandırmaktan, desteklemekten vazgeçmeye çağırıyoruz. Terörizme karşı her türlü tedbiri almaya muktedir olduğumuzu, terör örgütlerine karşı gerekeni yapmaktan asla çekinmeyeceğimizi tekrar kuvvetle belirtiyoruz.
MÜLTECİLER VE YUNANİSTAN’IN GERİ İTMELERİ
Biz Aylan bebeklerin cesetleri kıyılara vurmasın diye çırpınırken, Yunanistan hukuksuz, pervasız geri itmeleriyle Ege’yi mülteci mezarlığına çevirmektedir. Geçen hafta iki bebek aileleriyle birlikte Yunanistan’ın botlarını batırması sonucu vefat etmiştir.
Mülteci krizi, daha iyi bir gelecek aramak için yola çıkan masumları botlarını batırıp ölüme terk etmekle, toplama kamplarına doldurmakla çözülemez.
LİBYA SEÇİMLERİ
Libya’da adil bir seçimin yapılarak güçlü bir hükümetin işbaşına gelmesi temel hedef olmalıdır.
AZERBAYCAN VURGUSU
Azerbaycan’ın işgal altındaki topraklarını kurtarması istikrar için tarihi bir fırsat penceresi açmıştır. Azerbaycanlı kardeşlerimizin haklarını ve geleceklerini inşa konusunda daima yanlarında olmayı sürdüreceğiz.
(Azerbaycan-Ermenistan) İki ülke arasında en kısa zamanda kapsamlı bir barış anlaşması imzalanmasının mümkün olduğuna inanıyoruz.
İRAN’IN NÜKLEER PROGRAMI
İran’ın nükleer programına ilişkin hususların diplomasi ve diyalog yoluyla çözümüne yönelik görüşmelerin en kısa sürede uygulamaya geçirilmesini bekliyoruz.
YUNANİSTAN’A NET MESAJ
Yunanistan’dan, gerginlik ve tahrik siyasetini bir kenara bırakarak, iş birliği ve dayanışma çağrılarımıza kulak vermesini bekliyoruz.
Türkiye, Ege ve Doğu Akdeniz’deki haklarını sonuna kadar savunurken, siyasi hesapları uğruna gerginlik stratejisi izleyenlerin oyunlarına asla gelmeyecektir
Yunanistan müslüman Türk azınlığa karşı ayrımcı ve baskıcı politikalar izlemektedir.
Irkçı, ayrımcı, yabancı ve İslam düşmanı tutumlarda son yıllarda yaşanan artışlardan derin endişe duyuyoruz.
KKTC’NİN TANINMASI
Kıbrıs Türk halkının egemen eşitlik hakkının tescil edilmesi adadaki çözümün anahtarıdır, KKTC resmen tanınmalıdır.
Uluslararası toplumu, Kıbrıs Türklerine yönelik zulme son vermeye ve bir an önce Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni resmen tanımaya davet ediyoruz.