Mustafa Keser’i çıldırtan gerçekler! Benzemez Kimse Bize’de Bülent Ersoy’un gay ekibi, alkol, dedikodu…

featured

Bülent Ersoy’un 2014 yılında Show TV’de yayımlanan ancak erken sonlanan programının yapımcısı Mehmet Fevzi Siverek, Ersoy’un iş disiplininin olmadığını savunmuştu.

Bülent Ersoy’un isteklerinin hiç bitmediğini söyleyen Siverek, yaptığı açıklamalarla herkesi şaşırtmıştı.

Star TV’deki Benzemez Kimse Bize programının ilk bölümüne sarhoş çıkan Bülent Ersoy, Mustafa Keser başta olmak üzere herkesi canından bezdirdi.

Benzemez Kimse Bize skandal ile başladı! Bülent Ersoy canlı yayına sarhoş çıktı

Bülent Ersoy’un yer aldığı her program gibi Benzemez Kimse Bize programı da olaylı bir şekilde yayından kaldırıldı.

Bülent Ersoy ile Mustafa Keser arasında büyük kavga! Benzemez Kimse Bize yayından kaldırıldı

Star TV’nin aldığı karar sonrası Mustafa Keser, Bülent Ersoy’a ateş püskürdü:

Mustafa Keser’den zehir zemberek Bülent Ersoy açıklaması! Benzemez Kimse Bize’yi bırakıyor…

“SHOW TV RİCA MİNNET KABUL ETTİ”

Bülent Ersoy’un eski yapımcısı Mehmet Fevzi Siverek, yıllar önce Bülent Ersoy Show’un bitme nedeni olarak Bülent Ersoy’un kapsriserini göstermişti.

Yapımcı Mehmet Fevzi Siverek’in Bülent Ersoy hakkında yaptığı açıklamalar ise şöyle olmuştu:

“Zaten, Show TV yönetimine Bülent Ersoy’u rica minnet kabul ettirmiştim. Başka birisiyle yap, bu kişi sorunlu demişlerdi, dinlemedim, direndim ama haklı çıktılar.”

“Star TV 13 hafta zor dayanmıştı, ben 17 hafta yaptım, ama nasıl olduğunu bir Allah, bir ben, bir de Show TV’nin yöneticileri bilir. Bununla kimse çalışmaz.”

“İZZET’LE BENİ KIŞKIRTTI, ARAMIZI BOZDU”

“Kanalın Bülent Ersoy’la program yapma isteği yoktu. Yapımcı olarak rica ettim. İzzet Yıldızhan ve Bülent Ersoy’la başladık. Ama önce İzzet’e huysuzluk çıkardı. İzzet’in programdan dışarı çıkmasını bir şekilde sağladı. Bana gelip İzzet sana bunu söylüyor v.s v.s ile dedikodularla, laf taşımakla, iki tarafı kışkırttı, aramızı bozdu. Çok ters bir duruma düştük. Bu gelişme üzerine programı komple bitirmek istediğimi söylediğimde devam etmemiz için her şeyi yaptı. İzzet’se hiç kavga çıkarmadan, bununla sürekli kavga edeceğimize ben çıkayım, dedi, çıktı gitti.”

“Sonra her hafta bir sıkıntı çıkarmaya başladı. Bir pantolon giyiyor, borcu olduğu ortaya çıkıyor. Ertesi gün televizyonlarda bunlar konu oluyor, rezil oluyoruz. Bütün uyarılarıma rağmen canlı yayında ağzına geleni konuştu, sürekli büyük para cezası aldık.”

“ANTALYA’DAKİ BÜYÜCÜSÜ…”

“Her programda, programla hiç ilgisi olmayan insanların adını zikretmeye başladı… Bir tanesi Antalya’daki büyücüsüymüş, canlı yayında telefonu eline alıyor. Dışarıdan birisinden gelen bir mesaj ile bir telefonla bütün programın akışını her şeyini değişiyor. İki de bir, bu piyasada, ben tekim benden başka okuyan yok, ben bu işin mektebini bitirdim, öbürleri hepsi alaylı, küçük dağları ben yarattım, büyük dağlar zaten vardı şeklindeki konuşmaları herkesi bıktırdı, usandırdı…

“NE YAPTIYSAM GAY EKİBİNİN DIŞINA ÇIKARAMADIM”

“Kendisinin bir şer grubu ve ekibi vardır, gaylerden oluşan… Ne yaptıysam o ekibin dışına çıkaramadım. Kurtarmak istedim ama maalesef başarısız oldum. İnanılmaz yanlış yönlendiriyorlar.”

“MENAJERİ SAHTEKARLIK YAPTIĞI GEREKÇESİYLE MANŞET OLDU”

“Bir hafta kaç gün önce de kendi menajeri, yani kendisinin konserleri organize edeni menajeri, sahtekarlık yaptığı gerekçesiyle gazetelere manşet oldu. Bu konuların tamamını toparlayıp kendisini defalarca uyarmama rağmen sonra ben anladım ki bu işlere yanlışlıkla değil, bilinçli olarak girmiş ve yapıyor. Menajeriyle birlikte her işin içinde var.”

“Yapım ekibinde iki kere yönetmen değiştim. Diğer ekip de devamlı değişti. Sözleşmemizde programı yapıp, program bittikten sonra 7 iş gününden sonra para ödememiz gerekirken, pazartesi saat 09.00’da şirketimizin muhasebesini arayarak, param ne oldu niye gecikti diyen biri… Hepimiz şok olarak onun her hafta yaptıklarını izledik!.. Sürekli geç kalmalar, hep yayına 5 saniye kala, tüm ekip stres, bunalımdan yayına yetişemeyecek miyiz, her hafta gelen konuklara rica ederek, gecikebilir, programı bir şarkıyla sizle açacağız diyerek devamlı gelen konukları hazır ettik. Çekilir gibi değildi.”

“Zavallıdır, garibandır, kimsesi yoktur, uzun senelerden beri tanıyorum. İş hiç yapmamıştım. Hep benden istekleri olmuştur. Hep işlerine yardımcı olmaya çalışmıştım insan olarak… Ama onunla asla iş yapılmayacağını anladım. İş disiplini sıfır… Herkesin neden ondan kaçtığını ve iş yapmadığını da anladım.”

“ARABADAN İNDİ, ÇOCUĞU DÖVDÜ”

“Kendisinin arabası olmadığından dolayı ben sürekli şoför ve araba tahsis ettim. En son geçen hafta benim arabamla giderken, benim şoförümle giderken caddede geçerken uzaktan geçen bir kişinin resmini çektiğini görüyor, şoförü bağırarak arabayı durduruyor arabadan inip çocuğu dövüyor. Çocuğun elindeki telefonu da alıp yere vuruyor. Bunlar affedilir şeyler değil.. Bunları bize anlatırken bile pişkin pişkin gülerek anlatıyor… İstekleri ve talepleri hiçbir zaman bitmiyor.”

“Bağırarak, çağırarak, insanları azarlayarak, sazları azarlayarak RTÜK kurallarına uymayarak nasıl olsa ben Bülent Ersoy’um birilerini ararım, birileri beni kıramazlar, hallederim rahatlığıyla ezelden beri hep bunları yapmıştır. Bundan sonra da bunların yapılacağını düşünüyor. Maalesef yapamaz. Zihniyet Türkiye’de değişti. Türkiye’de bu işler böyle yürümez. Gerçek sanatıyla, ahlakıyla yürür.”

“KUŞKUYLA YAŞADIK”

“Daha da rahatsız olduğum konular… Kendisinden 45 yaş küçük bir çocukla sevgili olduğunu söyleyerek, ekibin repertuvar çalışması gerekirken Ben İzmir’e gidiyorum gelmicem, bu hafta gelecek misin sorusuna da her hafta gelecek mi, gelmeyecek mi kuşkularıyla yaşadık.”

“Onunla 17 hafta program yaptım. 10 tane kostümcü değiştirdik. 2-3 kez ricayla Nur Yerlitaş’a elbise yaptırttık. Nur benim ricamla kırmadı yaptı. Ama Nur en son Fevzi benim dostumsun ama olmuyor biz bunla iş yapmayalım dost kalalım dedi.”

“GENÇ KIZI KOLUNDAN TUTUP ATTI”

Fevzi Siverek, “Bu hafta seyirciler arasında bir genç kız vardı. Herkesin gözü önünde sahnesinden inerek, seyircilerin arasına girip, o kız çocuğunu kolundan tutup dışarı attı. 17-18 yaşındaki bir öğrenciye, hem de hiç suçu yokken bu yaptığı hareketle birlikte benim vicdanımda da artık bir yeri kalmadı. Ve dönüşü olmayan bir kararla kendisiyle vedalaştık. Allah yolunu açık etsin. Ama bu kafayla, bu hiçbir yerde çalışamaz.”

“Bülent Ersoy’un önceki gece genç bir kızı programdan kovması bardağı taşıran son damla oldu. Diva şarkısını bitirdiği esnada genç seyirciyi bilinmeyen bir nedenle ‘Niye geldin, hadi git burdan’ diye böyle kovdu…”

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir