Ana dişi Pelikan, Boğazdaki milyonluk yalıdan “Boğaziçi sadece elitistlerin değil, milletindir, Allah muvaffak etsin” diye tweet attı… Peşine yavru pelikanlar “Ezanlar dinmez, Türkiye’yi bölemezsiniz, milleti ezemezsiniz” nakaratlarına başladılar…
Ana dişi Pelikan ve yavrularının sürekli savunduğu “millet” Türkiye’nin hangi kesimi diye insan ister istemez soruyor…
Asgari ücretle geçinmeye çalışan milyonlardan bahsediyorlarsa, onlar zaten kiralarını ödeme, karınlarını doyurma derdinde…
İşçiden, memurdan, esnaftan, emekliden, çiftçiden bahsediyorlarsa, bu kitlenin tek derdi şu an geçim…
Atanamayan öğretmenler, sağlık çalışanları, işsiz milyonlarca gençten bahsediyorlarsa, bu kitlenin de şu an tek derdi geçim…
Evinde “bugün ne pişireceğim” diye düşünüp boş buzdolabına bakan Ayşe Teyze acaba oturup ara sıra da “Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan rektör çok iyi oldu. Köklü bir eğitim kurumunu elitistlerin elinden aldık” diye düşünüyor mudur?
Peki kim bu “millet” dedikleri?
Ben açıklayayım…
Onlara göre “millet” ömürleri boyunca kapasiteleri yetmediği için bir yerlere gelememiş, cepleri para görmemiş; ancak AK Parti iktidar olduktan sonra kadro yokluğundan belli makamlara getirilmiş, cepleri para görmüş tiplerdir…
Yani onların “millet” dediği atanamayan öğretmen değil, onun yerine torpille gelen yeğendir…
Onların “millet” dediği esnaf değil, vergi borçları silinen müteahhitlerdir…
Onların millet dediği her gün medyada AK Parti yalakalığı yapan ve yaladıkça cepleri dolan kapasitesiz atanmış gazetecilerdir…
“Millet” dedikleri kendileridir…
“Elitist” dedikleri ise işçidir, memurdur, esnaftır, köylüdür, işsiz gençlerdir…
Boğaziçi Üniversitesi gibi Türkiye’nin en köklü bilim yuvasına kendilerinden birinin rektör olarak atanması onlar için bir zaferdir.
Rüyalarında bile göremeyecekleri makamlar, onlara atın tepside sunulmaktadır…
Boğaziçi Üniversitesi’ni “millete açmak” dedikleri durum gerçekleştiğine göre Boğaziçi Üniversitesi’nin adı da “15 Temmuz Üniversitesi” olarak değiştirmenin vakti yaklaşıyor demektir…
