Beyrut’ta ‘Öfke Günü’ protestolarında kan aktı…

featured

Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta en az 158 kişinin öldüğü patlamadan dört gün sonra halk “Öfke Günü” protestoları için Şehitler Meydanı’nda toplandı.

Siyasi liderlere karşı düzenlenen ve binlerce kişinin katıldığı protestolarda, güvenlik güçleri protestocuları dağıtmak için göz yaşartıcı gaz ve tazyikli su kullandı.

Lübnan İç Güvenlik Güçleri, protestocuların baskın yaptığı bir otelde mahsur kalanları kurtarmaya çalışan bir güvenlik görevlisinin, göstericilerin saldırısına uğraması sonucu öldüğünü duyurdu.

Lübnan Kızılayı da, Şehitler Meydanı ile Meclis binası yakınlarında düzenlenen gösterilerde 172 kişinin yaralandığını, bunlardan 55’inin hastaneye kaldırıldığını, 117 yaralının ayakta tedavi edildiğini açıkladı.

Çok sayıda gösterici, Ekonomi ve Çevre Bakanlıkları ile Bankalar Cemiyeti binalarını bastı. Göstericiler, bastıkları bakanlık binalarının üst katlarına çıkarak resmi evrak ve belgeleri aşağıya atarken, Bankalar Cemiyeti binasında ise eşyalara zarar verdi.

Beyrut Limanı’nda depolanan amonyum nitratın salı günü patlaması sonucu 6 binden fazla kişi yaralanmıştı. Yaklaşık 300 bin kişi de evsiz kaldı.

Halk, yaşananlarda hükümetin “ihmali olduğunu” söylüyor ve siyasileri “yolsuzluk yapmakla” suçluyor. İnfilak eden amonyum nitrat kargo gemisinden 6 yıl önce çıkarılıp depoya konmuştu.

Hükümet olayın sorumlularının bulunacağı sözü verdi ama halkın çoğunluğunun iktidara güveni yok. Patlamadan zarar gören mahalleleri ziyaret etmek isteyen iki Lübnanlı bakan halk tarafından bölgeden kovulmuştu.

AFP’ye konuşan 29 yaşındaki Fares Halabi, “Öfke Günü” protestoları öncesi “Üç gün temizlik yaptıktan, molozları taşıdıktan ve yaralarımızı sardıktan sonra şimdi sıra öfke patlamasına ve onları cezalandırmaya geldi” dedi.

Lübnan Cumhurbaşkanı Michel Aoun patlamayla ilgili uluslararası soruşturma açılması çağrılarını reddetti ve patlamaya “dış müdahale” olup olmadığını yerel yetkililerin inceleyeceğini söyledi.


SORUŞTURMA NE AŞAMADA?

Lübnan Cumhurbaşkanı ve Başbakanı, 2 bin 750 ton amonyum nitratın patladığını söyledi. Amonyum nitrat gübre olarak da kullanılıyor, ama bu malzemeden patlayıcı da yapılabiliyor. Amonyum nitrat, 2014’ten bu yana herhangi bir güvenlik önlemi bulunmaksızın limandaki depoda tutuluyordu. Malzemeler MV Rhosus kargo gemisinden çıkarılmıştı.

Bu kadar büyük bir patlayıcı maddenin şehrin merkezine yakın bir depoda bunca zaman tutuluyor olması birçoklarında şüphe ve soru işareti yaratıyor. Lübnan Cumhurbaşkanı Aoun, çarşamba günkü açıklamasında Lübnanlı yetkililerin şeffaf bir soruşturma yürütecekleri sözünü verdi ve ‘ihmali tespit edilen sorumlulardan hesap sorulacağını ve en ağır cezaya çarptırılacaklarını” söyledi.

Olayla ilgili uluslararası soruşturma açılması çağrıları da yapıldı. Aoun ise cuma günü bu çağrıları reddedip “Uluslararası soruşturma açılması çağrılarının amacı gerçeği saptırmak” dedi.

‘ÜÇ İHTİMAL İNCELENİYOR’

Aoun, hükümetin yürüttüğü soruşturmanın üç ihtimale baktığını söyledi: İhmal, kaza veya “roket, bomba ya da herhangi başka bir yolla dış müdahale”.

Yetkililer patlamanın “malzemelerin alev alması” sonucu çıktığı ihtimali üzerinde duruyor ama Aoun’un bahsettiği “dış müdahaleye” ilişkin henüz bir kanıt yok.

Aoun’un siyasi müttefiki Hizbullah’ın lideri Hasan Nasrallah da patlamayla bir ilgileri olmadığını söyledi ve limanı Hizbullah’ın kontrol etmediğini, limanda herhangi bir silah veya mühimmat depolamadığını söyledi.

Nasrallah, “Açık ve net olarak bu depodaki patlama olayıyla hiçbir ilgimiz olmadığını ilan ediyorum. Füze, amonyum nitrat, mermi, yok böyle şeyler. Şimdi de yok, geçmişte de yoktu. Soruşturmayla açığa çıkacak. Eğer askeri bir eylemse soruşturma bunu ortaya koyar” dedi.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir