Adnan Oktar’a 9 yaşındaki öz kızını getirip taciz edilmesine göz yuman annenin ifadesi ortaya çıktı

2013'te kızı S.M.'yi tanıştırdığı Adnan Oktar'la evlenmesini isteyip, tacizde bulunmasına göz yumduğu iddiasıyla tutuklanan anne Dilek Ç. hakim karşısına çıktı.

Adnan Oktar

Dilek Ç. 2018 yılında Adnan Oktar’a operasyon yapıldığında Bodrum’da yazlığında olduğunu söyleyerek, “Adnan Oktar’ı bir televizyon kanalında kızımın baskısıyla gittiğim 10’ar dakikalık 2 görüşme haricinde görmedim. 2018 yılı Haziran ayında kızımın Kazakistan’a gittiğini polis kayıtlarından öğrendim. Sonrasında Kartal Adliyesi’ne giderek kızımın bulunmasını talep ettim. Kızımın Fırat D.’nin yanında Kazakistan’da olduğunu öğrendim. Esenboğa Havalimanı’nda yakalandığım herhangi bir durum söz konusu değildir. Yakalandığımda kızımın avukatı benim yanıma geldi. Etkin pişmanlıktan faydalanmam hususunu bana söyledi. Kaçma ihtimalim yoktur. Kendime ait ikametgahımda oturmaktayım. Firari durumum söz konusu değildir. Tahliyemi talep ederim” dedi.

Sanık avukatları müvekkillerinin delil karartma durumunun olmadığını, dosyada tutukluluğun devamına ilişkin yeterli delilin olmadığını söyleyerek tahliyesini talep ettiler.

MAHKEMEDEN DOSYAYA GÖREVSİZLİK KARARI

Mahkeme heyeti olayın yaşandığı bölgenin İstanbul Anadolu Adliyesi görev sınırları içerisinde kalması nedeniyle görevsizlik kararı vererek dosyanın Anadolu Adliyesi Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdi. Heyet sanık Dilek Ç.’nin tutukluluk halinin devamına hükmetti.

İDDİANAMEDEN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan 20 sayfalık iddianamede Adnan Oktar Suç Örgütü’nün kuruluşu ve tarihsel gelişimi anlatıldı. Olay sırasında 9 yaşında olan müşteki S.M.’nin Emniyet Müdürlüğü’ne sunmuş olduğu ses kayıt incelemesine göre; annesi Dilek Ç.’nin kendisini Adnan Oktar’la evlenmesi için yönlendirdiği, evlenirse boğazda evinin olacağını ve lüks araçların olacağını belirterek Adnan Oktar’ın bu durumda ‘Bir taş ile iki kuş vuracağını’ söylediği belirtildi. İddianamede şüpheli Dilek Ç.’nin “Kan hısımlığı ilişkisi içinde bulunan çocuğun cinsel istismarı” ve “Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma” suçlarından toplamda 14 yıldan 26 yıl 6 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir